Dilute İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dilute İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dilute (Sözcük Anlamı: Sulandırmak)

Dilute kelimesi, bir sıvı veya maddenin su veya başka bir sıvı ile inceltilmesini ifade eder. Bu kelimeyi birçok farklı bağlamda kullanabiliriz. İşte dilute kelimesinin 20 örnek cümlesi:

  1. I diluted the juice with water because it was too sweet. (Meyve suyunu sulandırdım çünkü çok tatlıydı.)
  2. He diluted the paint with thinner to make it easier to apply. (Boyayı incelticiyle sulandırdı, uygulamasını kolaylaştırmak için.)
  3. You need to dilute the shampoo before using it on your hair. (Saçınızda kullanmadan önce şampuanı sulandırmanız gerekiyor.)
  4. The chemical was too strong, so we had to dilute it with water. (Kimyasal madde çok güçlüydü, bu yüzden suyla sulandırmak zorunda kaldık.)
  5. We need to dilute the solution to get the desired concentration. (İstenen konsantrasyona ulaşmak için çözeltiyi sulandırmalıyız.)
  6. The perfume was too strong, so I diluted it with water. (Parfüm çok güçlüydü, bu yüzden suyla sulandırdım.)
  7. You can dilute the vinegar with water to make it less acidic. (Sirkeyi daha az asidik yapmak için suyla sulandırabilirsiniz.)
  8. The ink was too thick, so I diluted it with some solvent. (Mürekkep çok kalındı, bu yüzden biraz çözücüyle sulandırdım.)
  9. She diluted the alcohol with water before drinking it. (İçmeden önce alkolü suyla sulandırdı.)
  10. The company diluted its shares to raise more capital. (Daha fazla sermaye elde etmek için şirket hisselerini sulandırdı.)
  11. The recipe called for diluted lemon juice. (Tarif, sulandırılmış limon suyu istiyordu.)
  12. He diluted the whiskey with soda. (Viskiyi soda ile sulandırdı.)
  13. The drug was too strong, so we diluted it with saline solution. (İlaç çok güçlüydü, bu yüzden serum fizyolojikle sulandırdık.)
  14. The tea was too strong, so I diluted it with some milk. (Çay çok güçlüydü, bu yüzden biraz süt ile sulandırdım.)
  15. The chemical reaction was too intense, so we diluted the mixture with water. (Kimyasal tepkime çok yoğundu, bu yüzden karışımı suyla sulandırdık.)
  16. The company decided to dilute its brand by selling low-quality products. (Şirket, düşük kaliteli ürünler satarak markasını sulandırmaya karar verdi.)
  17. You should dilute the fabric softener before adding it to the washing machine. (Yıkama makinesine ekmeden önce yumuşatıcıyı sulandı

rmanız gerekiyor.)
18. The chef diluted the sauce with some broth. (Şef sosu biraz et suyuyla sulandırdı.)

  1. The company diluted the solution to make it last longer. (Şirket, çözeltiyi daha uzun süre dayanacak şekilde sulandırdı.)
  2. She diluted her statement by adding too many unnecessary details. (Gereksiz ayrıntılar ekleyerek ifadesini sulandırdı.)

Bu örnek cümlelerde, dilute kelimesi farklı bağlamlarda kullanılmıştır. Sulandırma işlemi sıvılar, kimyasallar, ilaçlar, boyalar ve hatta ifadeler üzerinde de yapılabilir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.