Dictator İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dictator İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dictator

Dictator, tek başına hükmeden ve otoritesini güç kullanarak koruyan bir liderdir.

1. The dictator ruled the country with an iron fist. (Diktatör demir yumrukla ülkeyi yönetti.)
2. Many people were executed during the dictator’s reign. (Diktatörün saltanatı boyunca birçok insan idam edildi.)
3. The dictator’s propaganda machine controlled all media outlets. (Diktatörün propaganda makinesi tüm medya kuruluşlarını kontrol ediyordu.)
4. The dictator refused to hold free and fair elections. (Diktatör özgür ve adil seçimler yapmayı reddetti.)
5. The dictator amassed a huge personal fortune while his people lived in poverty. (Diktatör halkı yoksulluk içinde yaşarken büyük bir kişisel servet biriktirdi.)
6. The dictator’s secret police were feared by everyone. (Diktatörün gizli polisi herkes tarafından korkuluyordu.)
7. The dictator’s opponents were either imprisoned or exiled. (Diktatörün muhalifleri ya hapsedildi ya da sürgüne gönderildi.)
8. The dictator’s cult of personality was pervasive. (Diktatörün kişilik kültü yaygındı.)
9. The dictator used torture to extract information from his enemies. (Diktatör düşmanlarından bilgi elde etmek için işkence kullandı.)
10. The dictator’s regime was characterized by corruption and nepotism. (Diktatörün rejimi yolsuzluk ve adam kayırmacılığı ile karakterize edildi.)
11. The dictator ordered the construction of grandiose public works projects to enhance his image. (Diktatör görüntüsünü artırmak için gösterişli kamu projelerinin inşasını emretti.)
12. The dictator demanded absolute loyalty from his subordinates. (Diktatör astlarından mutlak sadakat istedi.)
13. The dictator’s palace was opulent while his people lived in squalor. (Diktatörün sarayı gösterişliydi, halkı ise pislik içinde yaşıyordu.)
14. The dictator proclaimed himself the savior of his people. (Diktatör kendini halkının kurtarıcısı ilan etti.)
15. The dictator’s rule was marked by violence and repression. (Diktatörün yönetimi şiddet ve baskıyla karakterize edildi.)
16. The dictator’s speeches were filled with grandiose promises but little substance. (Diktatörün konuşmaları görkemli vaatlerle doluydu ancak az bir şey içeriyordu.)
17. The dictator’s loyalists were rewarded while his enemies were punished. (Diktatörün sadık taraftarları ödüllendirildi, düşmanları ise cezalandırıldı.)
18. The dictator’s rule was supported by the military and police. (Diktatörün yönetimi askerî ve polis desteğiyle desteklendi.)
19. The dictator’s reign ended in a violent revolution. (Diktatörün saltanatı şiddetli bir devrimle son

buldu.)
20. The dictator’s legacy was one of fear and oppression. (Diktatörün mirası korku ve baskıydı.)