Depredation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Depredation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Depredation Nedir?

Depredation, genellikle vahşi hayvanlar ya da düşman kuvvetler tarafından yapılan zararlı eylemlerdir. Bu terim, doğal kaynakları kullanarak veya saldırarak bir alandan yararlanmayı amaçlayan eylemleri de içerebilir.

Örnek Cümleler:

1. The depredation of the tiger population in India has led to their endangered status.
(Hint nüfusundaki kaplanların yok edilmesi, tehlike altındaki statülerine yol açmıştır.)
2. The village suffered severe depredation during the hurricane.
(Köy, kasırga sırasında ciddi hasara uğradı.)
3. The depredations of the invading army left the town in ruins.
(İşgal eden orduyun yıkım eylemleri, kasabayı harabeye çevirdi.)
4. The farmer was devastated by the depredation of his crops.
(Çiftçi, tarım ürünlerinin zarar görmesiyle mahvoldu.)
5. The conservationist worked tirelessly to prevent depredation of the local wildlife.
(Koruma gönüllüsü, yerel vahşi yaşamın zarar görmesini önlemek için çaba gösterdi.)
6. The depredations of the poachers have caused the extinction of several species.
(Kaçak avcıların saldırıları, birkaç türün yok olmasına neden oldu.)
7. The depredation of the forest has led to the loss of many natural habitats.
(Ormanların tahrip edilmesi, birçok doğal yaşam alanının kaybolmasına neden oldu.)
8. The government must take action to prevent depredation of public property.
(Hükümet, kamu malının zarar görmesini önlemek için harekete geçmelidir.)
9. The depredation of the ocean’s ecosystem has led to a decline in fish populations.
(Okyanus ekosisteminin tahrip edilmesi, balık nüfusunda bir düşüşe neden oldu.)
10. The depredations of the thieves caused the museum to lose valuable artifacts.
(Hırsızların saldırıları, müzenin değerli eserlerini kaybetmesine neden oldu.)
11. The depredation of the invasive species has caused harm to the local flora and fauna.
(Yabancı istilacı türlerin saldırıları, yerel bitki ve hayvanlara zarar verdi.)
12. The depredation of the natural resources has led to a depletion of the earth’s reserves.
(Doğal kaynakların tahrip edilmesi, dünyanın rezervlerinin tükenmesine neden oldu.)
13. The depredations of the pirates left the merchant ships defenseless.
(Korsanların saldırıları, ticaret gemilerini savunmasız bıraktı.)
14. The depredation of the urban landscape has led to a loss of green spaces.

14. The depredation of the urban landscape has led to a loss of green spaces.
    (Kentsel manzaranın tahrip edilmesi, yeşil alanların kaybına neden oldu.)
15. The depredations of the factory have caused pollution of the nearby river.
    (Fabrikanın saldırıları, yakındaki nehrin kirlenmesine neden oldu.)
16. The depredation of the oil industry has led to environmental degradation.
    (Petrol endüstrisinin saldırıları, çevresel bozulmaya neden oldu.)
17. The depredations of the disease left the crops decimated.
    (Hastalığın saldırıları, ürünlerin büyük bir kısmının yok olmasına neden oldu.)
18. The depredation of the logging companies has caused deforestation of the Amazon rainforest.
    (Kesim şirketlerinin saldırıları, Amazon yağmur ormanının yok olmasına neden oldu.)
19. The depredations of the war left the country in ruins.
    (Savaşın saldırıları, ülkeyi harap halde bıraktı.)
20. The depredation of the hooligans caused damage to the stadium.
    (Holiganların saldırıları, stadyuma zarar verdi.)