Dependency İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dependency İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dependency Nedir?

Dependency kelimesi, bir şeyin başka bir şeyden bağımlı olduğu durumlarda kullanılır. Dilbilgisi açısından, bir kelimenin bir başka kelimeye bağlılığını ifade eder.

Dependency Kelimesinin Örnek Cümleleri

  • The success of the project is dependent on our ability to meet the deadline. (Projenin başarısı, deadline’ı karşılayabilme yeteneğimize bağlıdır.)
  • I have a dependency on caffeine to get through the day. (Günü atlatmak için kafeine bağımlılığım var.)
  • The dependency between the two variables was not obvious at first. (İki değişken arasındaki bağımlılık öncelikle açık değildi.)
  • She has a dependency on her phone and can’t go anywhere without it. (Telefonuna bağımlılığı var ve onun olmadan hiçbir yere gidemez.)
  • There is a dependency between the two software programs. (İki yazılım programı arasında bir bağımlılık var.)
  • He has a dependency on painkillers due to his chronic back pain. (Kronik bel ağrısı nedeniyle ağrı kesicilere bağımlılığı var.)
  • The company’s dependency on one major client was a risk. (Şirketin tek bir büyük müşteriye bağımlılığı riskliydi.)
  • The dependency on oil imports makes the country vulnerable to price fluctuations. (Petrol ithalatına bağımlılık, ülkeyi fiyat dalgalanmalarına karşı savunmasız hale getirir.)
  • His dependency on his parents for financial support is not healthy. (Maddi destek için ebeveynlerine bağımlılığı sağlıklı değil.)
  • The dependency graph shows the relationships between different software components. (Bağımlılık grafiği, farklı yazılım bileşenleri arasındaki ilişkileri gösterir.)
  • The dependency of the economy on tourism was highlighted during the pandemic. (Ekonominin turizme bağımlılığı, pandemi sürecinde vurgulandı.)
  • The software program has a dependency on a specific version of Java. (Yazılım programı, belirli bir Java sürümüne ba

    ğımlılığı var.)

  • Her dependency on her partner was causing problems in their relationship. (Eşine olan bağımlılığı, ilişkilerinde sorunlara neden oluyordu.)
  • The dependency on fossil fuels needs to be reduced to combat climate change. (İklim değişikliğiyle mücadele etmek için fosil yakıtlara bağımlılık azaltılmalıdır.)
  • The dependency between the two teams was causing delays in the project. (İki takım arasındaki bağımlılık, projede gecikmelere neden oluyordu.)
  • His dependency on his therapist was concerning to his family. (Terapistine olan bağımlılığı, ailesi için endişe vericiydi.)
  • The dependency on a single source of income was risky for the family. (Tek bir gelir kaynağına bağımlılık, aile için riskliydi.)
  • The dependency on technology is increasing in modern society. (Teknolojiye bağımlılık, modern toplumda artıyor.)
  • The dependency of the ecosystem on certain species was highlighted in the documentary. (Ekosistemin belirli türlerine bağımlılığı, belgeselde vurgulandı.)
  • The dependency on foreign aid is a concern for the country’s leaders. (Yabancı yardıma bağımlılık, ülkenin liderleri için bir endişe kaynağıdır.)
  • The dependency on processed foods is contributing to the rise in obesity rates. (İşlenmiş gıdalara bağımlılık, obezite oranlarındaki artışa katkıda bulunuyor.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.