Cut Short İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cut Short İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cut Short

Cut short, Türkçe karşılığı “kısaltmak” olan bir fiil öbeğidir. Aşağıda cut short fiil öbeği ile örnek cümleler verilmiştir:

1. I had to cut short my vacation because of a family emergency. (Tatilimi ailevi bir acil durum nedeniyle kısaltmak zorunda kaldım.)
2. The teacher cut short the lesson due to a fire drill. (Öğretmen yangın tatbikatı nedeniyle dersi kısalttı.)
3. We should cut short our meeting to catch the train. (Trene yetişmek için toplantımızı kısaltmalıyız.)
4. The athlete’s career was cut short due to a knee injury. (Sporcu kariyeri diz sakatlığı nedeniyle kısaltıldı.)
5. The movie was cut short by 20 minutes to make it more engaging. (Filmin daha ilgi çekici olması için 20 dakika kısaltıldı.)
6. The president’s speech was cut short by a protester. (Başkanın konuşması bir protestocu tarafından kesintiye uğratıldı.)
7. The music festival was cut short due to bad weather. (Müzik festivali kötü hava nedeniyle kısaltıldı.)
8. The ceremony had to be cut short due to a power outage. (Tören elektrik kesintisi nedeniyle kısaltılmak zorunda kaldı.)
9. The meeting was cut short when the boss got an emergency call. (Patron acil bir arama aldığında toplantı kısaltıldı.)
10. The singer cut short her performance because of a sore throat. (Şarkıcı boğaz ağrısı nedeniyle performansını kısalttı.)
11. The play was cut short due to technical difficulties. (Oyun teknik sorunlar nedeniyle kısaltıldı.)
12. The trip had to be cut short because of a missed flight. (Kaçırılan bir uçuş nedeniyle seyahat kısaltılmak zorunda kaldı.)
13. The company cut short the training program due to budget constraints. (Şirket bütçe kısıtlamaları nedeniyle eğitim programını kısalttı.)
14. The team cut short their practice session because of heavy rain. (Takım aşırı yağış nedeniyle antrenmanlarını kısalttı.)
15. The chef cut short the cooking time to avoid overcooking the meat. (Aşçı eti pişirmemek için pişirme süresini kısalttı.)
16. The phone conversation was cut short when the battery died. (Pil öldüğünde telefon görüşmesi kesintiye uğradı.)
17. The presentation had to be cut short because of technical difficulties with the projector. (Projektörle ilgili teknik sorunlar nedeniyle sunum kısaltıldı.)
18. The author cut short the book to meet the publisher’s deadline. (Yazar, yayıncının belirlediği tarihe yetişmek için kitabı kı

19. The concert was cut short when the lead singer fell ill. (Solistle ilgili sağlık sorunları nedeniyle konser kısaltıldı.)
20. The soccer game was cut short due to violence between fans. (Taraftarlar arasındaki şiddet nedeniyle futbol maçı kısaltıldı.)

Overall, the phrase “cut short” is used to indicate that something was ended prematurely or abruptly. This can be due to a variety of reasons such as emergencies, technical difficulties, weather, or time constraints.