Coven İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coven İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Coven

Coven, büyücülük ve cadılıkta kullanılan bir terimdir. Bir grup cadı veya büyücünün oluşturduğu topluluk anlamına gelir.

  1. The coven gathered in the forest to perform their ritual. (Coven, törenlerini yapmak için ormanda toplandı.)
  2. She joined a coven and began practicing Wicca. (O, bir coven’e katıldı ve Wicca uygulamaya başladı.)
  3. The coven members cast a spell to protect their coven. (Coven üyeleri, coven’lerini korumak için bir büyü yaptılar.)
  4. They believed that the coven had special powers that came from their connection to nature. (Onlar, coven’in doğaya olan bağlantısından gelen özel güçleri olduğuna inanıyorlardı.)
  5. The coven’s leader was a powerful witch who had been practicing magic for decades. (Coven’in lideri, onlarca yıldır büyü yapmakta olan güçlü bir cadıydı.)
  6. The coven was known for their healing spells and potions. (Coven, iyileştirme büyüleri ve iksirleri ile tanınıyordu.)
  7. The coven’s practices were misunderstood and feared by many in the community. (Coven’in uygulamaları, toplulukta birçok kişi tarafından yanlış anlaşıldı ve korkuldu.)
  8. The coven’s meetings were held in secret to avoid persecution. (Coven’in toplantıları, zulme uğramamak için gizlice yapıldı.)
  9. The coven’s members were all women who shared a deep connection to the earth. (Coven’in üyeleri, hepsi yeryüzüne derin bir bağlılık paylaşan kadınlardı.)
  10. The coven’s beliefs were based on ancient pagan traditions. (Coven’in inançları, eski pagan geleneklerine dayanıyordu.)
  11. The coven’s spells were said to be particularly effective during the full moon. (Coven’in büyüleri, dolunay sırasında özellikle etkili olurdu.)
  12. The coven’s members swore an oath of secrecy and loyalty to one another. (Coven’in üyeleri, birbirlerine gizlilik ve sadakat yemini ettiler.)
  13. The coven’s practices were a mix of magic, meditation, and herbalism. (Coven’in uygulamaları, büyü, meditasyon ve bitkisel tedavilerin bir karışımıydı.)
  14. The coven’s rituals were steeped in symbolism and tradition. (Coven’in törenleri, sembolizm ve geleneklerle doluydu.)
  15. The coven’s members believed in the power of the elements and used them in their magic. (Coven’in üyeleri, elementlerin gücüne inanıyor ve büyülerinde kullanıyorlardı.)
  16. The coven’s high priestess led the group in their magical practices. (Coven’in baş rahibesi, gruplarının büyü uygulamalarında

liderlik ederdi.)
17. The coven’s members were a close-knit community who supported each other in their spiritual journeys. (Coven’in üyeleri, ruhsal yolculuklarında birbirlerini destekleyen sıkı bir topluluktu.)

  1. The coven’s practices were often misunderstood and misrepresented in popular culture. (Coven’in uygulamaları, genellikle popüler kültürde yanlış anlaşılıp yanlış temsil edildi.)
  2. The coven’s members believed in the interconnectedness of all things in the universe. (Coven’in üyeleri, evrendeki tüm şeylerin birbirine bağlı olduğuna inanıyorlardı.)
  3. The coven’s traditions were passed down from generation to generation. (Coven’in gelenekleri, nesilden nesile aktarıldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.