Counselor İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Counselor İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Counselor Nedir?

Counselor kelimesi Türkçe’de “danışman” anlamına gelir. Bir danışman, bireylerin veya grupların bir konuda yardım veya tavsiye almak için başvurabileceği bir kişidir. Özellikle psikolojik veya kişisel sorunlarla ilgili danışmanlık hizmetleri sunabilirler.

Örnek Cümleler:

1. My counselor has helped me through some tough times.

   (Danışmanım zor zamanlarımda bana yardımcı oldu.)

2. I’m thinking of seeing a counselor to work through my anxiety.

   (Kaygımı aşmak için bir danışmana gitmeyi düşünüyorum.)

3. She became a counselor to help others with their problems.

   (Başkalarının sorunlarına yardımcı olmak için bir danışman oldu.)

4. The school counselor helped me choose the right college for me.

   (Okul danışmanı benim için doğru kolej seçiminde yardımcı oldu.)

5. I think my friend could benefit from seeing a counselor.

   (Arkadaşımın bir danışmana gitmekten faydalanabileceğini düşünüyorum.)

6. The marriage counselor helped us work through our communication issues.

   (Evlilik danışmanı, iletişim sorunlarımızı çözmemize yardımcı oldu.)

7. I met with a financial counselor to help me create a budget.

   (Bir bütçe oluşturmama yardımcı olmak için bir mali danışmanla görüştüm.)

8. The counselor suggested I try meditation to help manage my stress.

   (Danışman, stresimi yönetmeme yardımcı olmak için meditasyon denememi önerdi.)

9. I’m grateful to my counselor for helping me overcome my addiction.

   (Bağımlılığımı yenmemde bana yardımcı olduğu için danışmanıma minnettarım.)

10. The grief counselor helped me work through the loss of my mother.

    (Yas danışmanı, annemin kaybıyla başa çıkmama yardımcı oldu.)

11. The counselor provided me with resources to help me find a job.

    (Danışman, bir iş bulmama yardımcı olmak için kaynaklar sağladı.)

12. The counselor and I worked together to develop a plan to improve my self-esteem.

    (Danışman ve ben bir

    likte çalışarak özsaygımı geliştirmek için bir plan geliştirdik.)

13. The school counselor offered support to students who were struggling with depression.

    (Okul danışmanı, depresyonla mücadele eden öğrencilere destek sağladı.)

14. The counselor listened attentively to my concerns and helped me find solutions.

    (Danışman, endişelerimi dikkatle dinledi ve çözümler bulmama yardımcı oldu.)

15. I’ve been seeing a counselor regularly to manage my anger issues.

    (Öfke sorunlarımı yönetmek için düzenli olarak bir danışmana gidiyorum.)

16. The counselor helped me recognize and change negative thought patterns.

    (Danışman, olumsuz düşünce kalıplarımı tanımama ve değiştirmeme yardımcı oldu.)

17. The career counselor provided me with guidance on how to advance in my field.

    (Kariyer danışmanı, alanımda nasıl ilerleyebileceğim konusunda bana rehberlik sağladı.)

18. I’m glad I decided to see a counselor; it’s been really helpful.

    (Bir danışmana gitmeye karar verdiğim için memnunum; gerçekten yardımcı oldu.)

19. The counselor encouraged me to set realistic goals for myself.

    (Danışman, kendim için gerçekçi hedefler belirlemem konusunda beni teşvik etti.)

20. The counselor helped me understand and cope with my social anxiety.

    (Danışman, sosyal kaygımı anlamamı ve başa çıkmamı sağladı.)