Condone İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Condone İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Condone

Condone, bir davranışın veya birinin söylediği bir şeyin kabul edilebilir olduğuna dair sessiz veya dolaylı bir onay vermek anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. I can’t condone cheating on an exam. (Bir sınavda kopya çekmeyi onaylayamam.)
  2. The coach won’t condone any unsportsmanlike conduct from the players. (Antrenör, oyunculardan herhangi bir fair play dışı davranışı kabul etmeyecek.)
  3. The company cannot condone harassment of any kind in the workplace. (Şirket, işyerinde herhangi bir şekilde tacizi onaylayamaz.)
  4. She couldn’t condone her friend’s reckless behavior. (Arkadaşının düşüncesiz davranışını onaylayamadı.)
  5. He condones his son’s bad behavior by never punishing him. (Oğlunun kötü davranışlarını hiç cezalandırmayarak onaylıyor.)
  6. The teacher cannot condone plagiarism. (Öğretmen, intihal yapmayı onaylayamaz.)
  7. We do not condone discrimination of any kind. (Herhangi bir ayrımcılığı onaylamıyoruz.)
  8. The boss cannot condone tardiness from his employees. (Patron, çalışanların geç kalmalarını onaylayamaz.)
  9. They refused to condone the use of violence to solve the problem. (Sorunu çözmek için şiddet kullanmayı onaylamayı reddettiler.)
  10. We should never condone lying to protect ourselves. (Kendimizi korumak için yalan söylemeyi asla onaylamamalıyız.)
  11. The company does not condone any illegal activities. (Şirket, herhangi bir yasa dışı faaliyeti onaylamaz.)
  12. I cannot condone your behavior towards your coworkers. (İş arkadaşlarına karşı davranışını onaylayamam.)
  13. She refused to condone her husband’s abusive behavior towards her. (Kocasının kendisine karşı kötü davranışını onaylamayı reddetti.)
  14. The school does not condone bullying. (Okul, zorbalığı onaylamaz.)
  15. They cannot condone the use of illegal drugs. (Yasa dışı uyuşturucu kullanımını onaylayamazlar.)
  16. The community leaders do not condone hate speech. (Toplum liderleri, nefret söylemini onaylamazlar.)
  17. The coach refused to condone his team’s unsportsmanlike behavior. (Antrenör, takımının fair play dışı davranışını onaylamayı reddetti.)
  18. We should not condone reckless driving on the roads. (Yollarda düşüncesiz sürüşü onaylamamalıyız.)
  19. The teacher cannot condone disrespectful behavior towards authority. (Öğretmen, otoriteye karşı saygısız davranışı onaylayamaz.)
  20. They cannot condone any form of animal cruelty. (Herhangi bir hayvan zulmünü onaylayamaz
  1. The company will not condone any violation of ethical standards. (Şirket, etik standartların ihlal edilmesini onaylamayacak.)
  2. We should not condone any form of bigotry. (Herhangi bir ayrımcılık şeklini onaylamamalıyız.)
  3. The government cannot condone corruption. (Hükümet, yolsuzluğu onaylayamaz.)
  4. Parents should not condone their children’s disrespectful behavior towards elders. (Ebeveynler, çocuklarının yaşlılara karşı saygısız davranışlarını onaylamamalıdır.)
  5. The organization does not condone any form of sexual harassment. (Organizasyon, herhangi bir cinsel tacizi onaylamaz.)
  6. We cannot condone any act of terrorism. (Terörizm eylemini onaylamamız mümkün değil.)
  7. The manager cannot condone any violation of company policies. (Yönetici, şirket politikalarının ihlal edilmesini onaylayamaz.)
  8. We should not condone any form of child abuse. (Herhangi bir çocuk istismarını onaylamamalıyız.)
  9. The company cannot condone any kind of fraud. (Şirket, her türlü dolandırıcılığı onaylamaz.)
  10. The school does not condone cheating on exams. (Okul, sınavlarda kopya çekmeyi onaylamaz.)

(Bu örnek cümlelerin İngilizce kısımları kalın ve mavi renkte görüntülenir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.