Concuss İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Concuss İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Concuss

Concuss kelimesi, bir şeyin darbe veya çarpışma sonucu şiddetli bir şekilde sarsılması veya titreşmesi anlamına gelir.

Örnek cümleler:

1. She was concussed after falling down the stairs. (Merdivenlerden düştükten sonra beyin sarsıntısı geçirdi.)
2. The earthquake concussed the entire city. (Deprem tüm şehri sarsıntıya uğrattı.)
3. The impact of the car accident concussed the driver. (Araç kazasının etkisiyle sürücü beyin sarsıntısı geçirdi.)
4. The soldier was concussed by the explosion. (Asker patlamadan dolayı beyin sarsıntısı geçirdi.)
5. The football player was concussed during the game. (Futbolcu maç sırasında beyin sarsıntısı geçirdi.)
6. The roller coaster ride was so rough that it concussed the riders. (Roller coaster yolculuğu o kadar sertti ki, yolcular beyin sarsıntısı geçirdiler.)
7. The loud music concussed her ears. (Yüksek sesli müzik kulaklarını sarsıntıya uğrattı.)
8. The explosion concussed the entire building. (Patlama tüm binayı sarsıntıya uğrattı.)
9. The boxer was concussed by his opponent’s punch. (Bokör rakibinin yumruğundan dolayı beyin sarsıntısı geçirdi.)
10. The helicopter crash concussed all the passengers. (Helikopter kazası tüm yolcuların beyinlerini sarsıntıya uğrattı.)
11. The storm concussed the trees, causing many to fall. (Fırtına ağaçları sarsarak birçok ağacın düşmesine neden oldu.)
12. The loud thunder concussed the whole neighborhood. (Yüksek sesli gök gürültüsü tüm mahalleyi sarsıntıya uğrattı.)
13. The earthquake concussed the ground, causing cracks to form. (Deprem toprağı sarsarak çatlaklar oluşmasına neden oldu.)
14. The fireworks concussed the dog, causing it to run away. (Havai fişekler köpeği sarsarak kaçmasına neden oldu.)
15. The explosion concussed the nearby houses. (Patlama yakındaki evleri sarsıntıya uğrattı.)
16. The roller coaster concussed her so much that she couldn’t stand up. (Roller coaster o kadar sertti ki, ayakta duramadı.)
17. The impact of the car crash concussed both drivers. (Araç çarpışmasının etkisi her iki sürücüyü de beyin sarsıntısı geçirdi.)
18. The construction site concussed the entire block. (İnşaat alanı bütün mahalleyi sarsıntıya uğrattı.)
19. The explosion concussed the air, causing a shockwave to travel. (Patlama havayı sarsarak bir şok dalgasının yayılmasına neden oldu.)
20. The earthquake conc

ussed the people so much that many were unable to stand. (Deprem insanları o kadar sarsmıştı ki birçoğu ayakta duramadı.)