Compatriot İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Compatriot Nedir?
Compatriot, aynı ülke vatandaşı anlamına gelir.
Örnek Cümleler:
- I met my compatriot at the international conference. (Uluslararası konferansta ülke vatandaşım ile tanıştım.)
- My compatriot and I went to the same high school. (Benim ve ülke vatandaşımın aynı liseden mezun olduk.)
- It’s always comforting to see a compatriot in a foreign country. (Yabancı bir ülkede bir ülke vatandaşı görmek her zaman rahatlatıcıdır.)
- Our compatriots won the gold medal at the Olympics. (Ülke vatandaşlarımız olimpiyatlarda altın madalya kazandılar.)
- As a compatriot, I feel proud of our country’s achievements. (Bir ülke vatandaşı olarak, ülkemizin başarılarıyla gurur duyuyorum.)
- I didn’t expect to run into a compatriot at the concert. (Konserte giderken bir ülke vatandaşı ile karşılaşmayı beklemiyordum.)
- My compatriots and I share the same cultural values. (Benim ve ülke vatandaşlarımızın aynı kültürel değerleri paylaşıyoruz.)
- It’s important to support our compatriots during difficult times. (Zor zamanlarda ülke vatandaşlarımıza destek olmak önemlidir.)
- My compatriot and I are planning a road trip across the country. (Ülke vatandaşım ve ben ülkenin çevresinde bir yolculuk planlıyoruz.)
- It’s great to have a compatriot in the same profession as me. (Aynı meslekte bir ülke vatandaşı olduğum için harika.)
- Our compatriots in the military are serving our country with honor. (Askeri gücümüzdeki ülke vatandaşlarımız onurumuzla hizmet ediyorlar.)
- I always feel a sense of unity when I’m surrounded by my compatriots. (Ülke vatandaşlarımın arasında olduğumda her zaman bir birlik hissederim.)
- My compatriots and I enjoy celebrating our country’s holidays together. (Benim ve ülke vatandaşlarımın ülkemizin bayramlarını birlikte kutlamaktan keyif alıyoruz.)
- I had a deep conversation with a compatriot about the future of our country. (Ülke vatandaşımla ülkemizin geleceği hakkında derin bir konuşma yaptım.)
- Our compatriots who live abroad are great ambassadors for our country. (Yurt dışında yaşayan ülke vatandaşlarımız ülkemizin harika elçileridir.)
- My compatriots and I are proud of our country’s rich history. (Benim ve ülke vatandaşlarımızın ülkemizin zengin tarihinden gurur duyuyoruz.)
- It’s always a pleasure to meet a compatriot when traveling abroad. (Yurt d
ışken, yurt dışına seyahat ederken bir ülke vatandaşıyla tanışmak her zaman keyiflidir.)
18. My compatriots and I have a strong sense of patriotism. (Benim ve ülke vatandaşlarımın güçlü bir vatanseverlik hissi var.)
- It’s important to remember and honor the sacrifices made by our compatriots before us. (Önceden bize göre fedakarlık yapan ülke vatandaşlarımızı hatırlamak ve onurlandırmak önemlidir.)
- Our compatriots who work in public service are making a positive impact on our country. (Kamu hizmetinde çalışan ülke vatandaşlarımız ülkemizde olumlu etkiler yaratıyorlar.)
(Turkish translations are in parentheses)
Hemen Yorum Yaz