Commence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Commence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Commence Nedir?

Commence, başlamak, başlatmak anlamına gelen bir fiildir.

Örnek Cümleler:

1. I will commence my presentation at 10 a.m. (Sunumumu saat 10’da başlatacağım.)
2. The concert will commence in a few minutes. (Konser birkaç dakika içinde başlayacak.)
3. Let’s commence the meeting with a brief introduction. (Toplantıya kısa bir tanıtımla başlayalım.)
4. The project will commence once we receive the funding. (Fonları aldığımızda proje başlayacak.)
5. The teacher commenced the class with a quiz. (Öğretmen dersi bir quiz ile başlattı.)
6. The company will commence the construction of the new building next month. (Şirket, yeni binanın inşasına gelecek ay başlayacak.)
7. The ceremony will commence with a prayer. (Tören bir dua ile başlayacak.)
8. The game will commence as soon as all the players arrive. (Tüm oyuncular geldikten sonra oyun başlayacak.)
9. We will commence the journey early in the morning. (Seyahati sabah erken saatte başlatacağız.)
10. The movie will commence at 8 p.m. sharp. (Film 8’de kesinlikle başlayacak.)
11. The restaurant will commence serving breakfast at 7 a.m. (Restoran saat 7’de kahvaltı servisine başlayacak.)
12. The event will commence with a musical performance. (Etkinlik bir müzik performansı ile başlayacak.)
13. We should commence our work as soon as possible. (Mümkün olan en kısa sürede işe başlamalıyız.)
14. The meeting will commence with a review of last month’s progress. (Toplantı, geçen ayın ilerlemesinin bir değerlendirmesi ile başlayacak.)
15. The team will commence training for the upcoming tournament next week. (Takım, önümüzdeki hafta yaklaşan turnuva için antrenmanlara başlayacak.)
16. The ceremony will commence with the national anthem. (Tören, milli marşla başlayacak.)
17. We will commence the hike at the base of the mountain. (Tırmanışa dağın tabanında başlayacağız.)
18. The play will commence with the opening scene. (Oyun, açılış sahnesi ile başlayacak.)
19. The festival will commence with a parade. (Festival, bir geçit töreni ile başlayacak.)
20. Let’s commence our journey to the top of the mountain. (Dağın zirvesine doğru yola çıkalım.)

Devam Etme İle İlgili Cümleler:

1. We need to continue our work to finish the project on time. (Proje zamanında bitirmek için çalışmaya devam etmemiz gerekiyor.)
2. The rain stopped, so we can continue our walk. (Yağmur durdu, yürüyüşümüze devam edebiliriz.)
3. The movie was paused for a few minutes, but then it continued. (Film birkaç dakika için durduruldu, ama sonra devam etti.)
4. We will continue with the second part of the presentation after the break. (Moladan sonra sunumun ikinci kısmına devam edeceğiz.)
5. I need to continue studying for my exam tomorrow. (Yarınki sınavım için çalışmaya devam etmem gerekiyor.)
6. Despite the difficulties, we must continue working towards our goal. (Zorluklara rağmen hedefimize doğru çalışmaya devam etmeliyiz.)
7. The game was interrupted by a power outage, but they continued once the power was restored. (Oyun bir güç kesintisi ile kesintiye uğradı, ama güç geri geldiğinde devam ettiler.)
8. Let’s continue our discussion from where we left off. (Kaldığımız yerden tartışmamıza devam edelim.)
9. We can’t give up now, we have to continue fighting. (Şimdi vazgeçemeyiz, savaşmaya devam etmeliyiz.)
10. The dance performance was stopped due to technical difficulties, but they continued after fixing the issue. (Dans performansı teknik sorunlar nedeniyle durduruldu, ama sorun giderildikten sonra devam ettiler.)
11. I have to continue my diet to lose weight. (Kilo vermek için diyetime devam etmem gerekiyor.)
12. The teacher asked the students to continue practicing the new vocabulary words. (Öğretmen öğrencilerden yeni kelime dağarcığını çalışmaya devam etmelerini istedi.)
13. The band continued playing even though it started raining. (Yağmur yağmaya başlamasına rağmen grup çalmaya devam etti.)
14. Let’s continue the game after we take a short break. (Kısa bir aradan sonra oyunumuza devam edelim.)
15. The company will continue expanding its business to new markets. (Şirket işini yeni pazarlara genişletmeye devam edecek.)
16. Despite the setbacks, she continued pursuing her dream. (Setbacks’e rağmen, hayalini takip etmeye devam etti.)
17. The event was delayed, but it continued as planned once the issue was resolved. (Etkinlik gecikti, ama sorun giderildikten sonra planlandığı gibi devam etti.)
18. He promised to continue supporting his friend through difficult times. (Zor zamanlarında arkadaşını desteklemeye devam etmeyi vaat etti.)
19. The team was losing, but they continued playing with determination until the end. (Takım kaybediyordu, ama sonuna kadar kararlılıkla oynamaya devam ettiler.)
20. Let’s