Clench İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clench İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clench İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Sıkıca kapatmak veya sıkmak, dişleri sıkmak.

  1. She clenched her fist in anger. (Öfkesiyle yumruğunu sıktı.)
  2. He clenched his teeth to keep from screaming. (Bağırmamak için dişlerini sıktı.)
  3. The baby clenched his tiny fists. (Bebek küçük yumruklarını sıktı.)
  4. She clenched the rope tightly. (İpi sıkıca kavradı.)
  5. He clenched his muscles before lifting the heavy weights. (Ağır ağırlıkları kaldırmadan önce kaslarını sıktı.)
  6. The cat clenched its claws in anticipation. (Kedi, heyecanla pençelerini sıktı.)
  7. She clenched her jaw to control her emotions. (Duygularını kontrol etmek için çenesini sıktı.)
  8. He clenched the steering wheel tightly. (Direksiyonu sıkıca kavradı.)
  9. The wrestler clenched his opponent in a tight grip. (Güreşçi rakibini sıkı bir kavrama ile tuttu.)
  10. She clenched her hand around the pencil. (Kalemi elinin içinde sıktı.)
  11. He clenched his eyes shut to avoid the bright light. (Parlak ışıktan kaçınmak için gözlerini sıktı.)
  12. The dog clenched its jaws on the bone. (Köpek kemiğe çenesini sıktı.)
  13. She clenched her stomach in pain. (Ağrıdan karın kaslarını sıktı.)
  14. He clenched his fist in determination. (Kararlılıkla yumruğunu sıktı.)
  15. The actress clenched her award tightly. (Oyuncu ödülünü sıkıca kavradı.)
  16. She clenched her lips together to keep from crying. (Ağlamamak için dudaklarını sıktı.)
  17. He clenched his fists in frustration. (Hayal kırıklığına uğradığında yumruklarını sıktı.)
  18. The hiker clenched the rope for support. (Yardım için ipi sıktı.)
  19. She clenched her heart when she saw the accident. (Kazayı görünce kalbini sıktı.)
  20. He clenched his stomach muscles for the sit-up exercise. (Mekik egzersizi için karın kaslarını sıktı.)

Türkçe Anlamı: Sıkıca kapatmak veya sıkmak, dişleri sıkmak.

  1. She clenched her fist in anger. (Öfkesiyle yumruğunu sıktı.)
  2. He clenched his teeth to keep from screaming. (Bağırmamak için dişlerini sıktı.)
  3. The baby clenched his tiny fists. (Bebek küçük yumruklarını sıktı.)
  4. She clenched the rope tightly. (İpi sıkıca kavradı.)
  5. He clenched his muscles before lifting the heavy weights. (Ağır ağırlıkları kaldırmadan önce kaslarını sıktı.)
  6. The cat clenched its claws in anticipation. (Kedi, heyecanla pençelerini sıktı.)
  7. She clenched her jaw to control her emotions. (Duygularını kontrol etmek için çenesini sıktı.)
  8. He clenched the steering wheel tightly. (Direksiyonu sıkıca kavradı.)
  9. The wrestler clenched his opponent in a tight grip. (Güreşçi rakibini sıkı bir kavrama ile tuttu.)
  10. She clenched her hand around the pencil. (Kalemi elinin içinde sıktı.)
  11. He clenched his eyes shut to avoid the bright light. (Parlak ışıktan kaçınmak için gözlerini sıktı.)
  12. The dog clenched its jaws on the bone. (Köpek kemiğe çenesini sıktı.)
  13. She clenched her stomach in pain. (Ağrıdan karın kaslarını sıktı.)
  14. He clenched his fist in determination. (Kararlılıkla yumruğunu sıktı.)
  15. The actress clenched her award tightly. (Oyuncu ödülünü sıkıca kavradı.)
  16. She clenched her lips together to keep from crying. (Ağlamamak için dudaklarını sıktı.)
  17. He clenched his fists in frustration. (Hayal kırıklığına uğradığında yumruklarını sıktı.)
  18. The hiker clenched the rope for support. (Yardım için ipi sıktı.)
  19. She clenched her heart when she saw the accident. (Kazayı görünce kalbini sıktı.)
  20. He clenched his stomach muscles for the sit-up exercise. (Mekik egzersizi için karın kaslarını sıktı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.