Classified İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Classified İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Classified

Classified, gizli ve özel bilgilere sahip olan ve sınırlı erişimi olan anlamına gelir. Bu terim genellikle askeri, hükümet veya istihbarat birimlerinde kullanılır.

Örnek cümleler:

1. The report contains classified information about the new missile system. (Rapor, yeni füze sistemi hakkında gizli bilgiler içeriyor.)
2. The document is classified and only accessible to authorized personnel. (Belge sınıflandırılmış ve sadece yetkili personel tarafından erişilebilir.)
3. The meeting will cover classified topics related to national security. (Toplantı, ulusal güvenlikle ilgili sınıflandırılmış konuları kapsayacak.)
4. The classified files are kept in a secure location. (Sınıflandırılmış dosyalar güvenli bir yerde saklanır.)
5. The information in the report is classified as top secret. (Rapordaki bilgiler en üst düzey gizlilik derecesinde sınıflandırılmıştır.)
6. Classified documents must be handled with extreme care. (Sınıflandırılmış belgeler son derece dikkatli şekilde ele alınmalıdır.)
7. Access to classified areas is restricted to authorized personnel only. (Sınıflandırılmış alanlara sadece yetkili personel erişebilir.)
8. The identity of the spy was classified for many years. (Casusun kimliği uzun yıllar boyunca sınıflandırılmıştı.)
9. The memo contains classified information that cannot be shared with the public. (Not, kamuoyuyla paylaşılamayan sınıflandırılmış bilgiler içerir.)
10. The classified data is encrypted and stored in a secure server. (Sınıflandırılmış veriler şifrelenir ve güvenli bir sunucuda depolanır.)
11. The project is classified and requires a security clearance to work on. (Proje sınıflandırılmış ve üzerinde çalışmak için güvenlik izni gerekiyor.)
12. Classified information must be handled according to strict security protocols. (Sınıflandırılmış bilgiler katı güvenlik protokolleri doğrultusunda ele alınmalıdır.)
13. The classified report was leaked to the media, causing a national security crisis. (Sınıflandırılmış rapor medyaya sızdırıldı ve ulusal güvenlik krizine neden oldu.)
14. Classified materials must be marked with the appropriate security classification level. (Sınıflandırılmış materyaller uygun güvenlik sınıflandırma seviyesiyle işaretlenmelidir.)
15. The details of the mission were classified until it was successfully completed. (Görevin detayları, başarıyla tamamlanana kadar sınıflandırılmıştı.)
16. Classified information is protected by strict laws and regulations. (Sınıflandırılmış bilgiler sıkı yasalar ve yönetmelikler tarafından korunur.)
17. The report contains highly classified information that cannot be shared with foreign governments. (

Rapor, yabancı hükümetlerle paylaşılamayan çok gizli bilgiler içeriyor.)
18. Classified materials should only be discussed in secure locations. (Sınıflandırılmış materyaller sadece güvenli yerlerde tartışılmalıdır.)

19. The agency is responsible for managing classified information and ensuring its security. (Ajans, sınıflandırılmış bilgileri yönetmek ve güvenliğini sağlamakla sorumludur.)
20. The classified briefing was attended by high-ranking officials only. (Sınıflandırılmış brifing, sadece üst düzey yetkililer tarafından katıldı.)