Chin-Wag İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chin-Wag İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chin-Wag

Chin-Wag kelimesi argo bir İngilizce terim olup, uzun ve keyifli bir sohbet anlamına gelir.

Örnek cümleler:

1. We had a great chin-wag over a cup of coffee.
   (Cup of coffee eşliğinde harika bir sohbet ettik.)

2. I met up with my old friend for a good chin-wag yesterday.
   (Dün eski arkadaşımla iyi bir sohbet etmek için buluştum.)

3. Let’s grab a drink and have a chin-wag.
   (Gelin bir içki alalım ve sohbet edelim.)

4. We were having a chin-wag when the phone rang.
   (Telefon çaldığında sohbet ediyorduk.)

5. I always enjoy a good chin-wag with my grandma.
   (Her zaman büyükannemle iyi bir sohbetin keyfini çıkarırım.)

6. We had a lovely chin-wag about our travels.
   (Seyahatlerimiz hakkında güzel bir sohbet ettik.)

7. Let’s have a chin-wag about our plans for the weekend.
   (Hafta sonu planlarımız hakkında bir sohbet edelim.)

8. We had a long chin-wag about our favorite books.
   (Favori kitaplarımız hakkında uzun bir sohbet ettik.)

9. I met up with my colleagues for a chin-wag after work.
   (İş çıkışı meslektaşlarımla sohbet etmek için buluştum.)

10. We had a chin-wag while waiting for the movie to start.
    (Filmin başlamasını beklerken sohbet ettik.)

11. I love having a chin-wag with my sister over a glass of wine.
    (Kardeşimle bir kadeh şarap eşliğinde sohbet etmeyi seviyorum.)

12. We had a quick chin-wag before the meeting started.
    (Toplantı başlamadan önce hızlıca sohbet ettik.)

13. Let’s have a chin-wag about our favorite TV shows.
    (Favori TV programlarımız hakkında bir sohbet edelim.)

14. We had a chin-wag about our childhood memories.
    (Çocukluk anılarımız hakkında sohbet ettik.)

15. I always have a great chin-wag with my best friend.
    (En iyi arkadaşımla her zaman harika bir sohbetimiz olur.)

16. Let’s have a chin-wag about our favorite foods.
    (Favori yiyeceklerimiz hakkında bir sohbet edelim.)

17. We had a chin-wag about the latest news and gossip.
    (Son haberler ve dedikodular hakkında sohbet ettik.)

18. I enjoy a good chin-wag with my coworkers during lunch break.
    (Öğle arasında meslektaşlarımla iyi bir sohbetin keyfini çıkarırım.)

19. We had a chin-wag about our favorite hobbies.
    (Favori hobilerimiz hakkında sohbet ettik.)

20. Let’s have a chin-wag about our upcoming vacation plans.
    (Yaklaşan tatil planlarımız hakkında bir sohbet edelim.)

Devam Et

“Devam et” İngilizce’de “keep going” ya da “continue” anlamlarına gelir.

Örnek cümleler:

1. Don’t stop now, keep going!
   (Şimdi durma, devam et!)

2. You’re doing great, just keep going.
   (Harika gidiyorsun, sadece devam et.)

3. Despite the challenges, we must continue to move forward.
   (Zorluklara rağmen ileriye doğru ilerlemeye devam etmeliyiz.)

4. The road ahead may be tough, but we must keep going.
   (Önümüzdeki yol zor olabilir, ama devam etmeliyiz.)

5. Even when things get difficult, we have to keep going.
   (Şeyler zorlaştığında bile, devam etmek zorundayız.)

6. If we want to achieve our goals, we have to keep going no matter what.
   (Hedeflerimize ulaşmak istiyorsak, ne olursa olsun devam etmeliyiz.)

7. It’s important to take breaks, but don’t forget to keep going afterwards.
   (Ara vermek önemlidir, ama sonrasında devam etmeyi unutmayın.)

8. Sometimes it’s hard to keep going, but we have to persevere.
   (Bazen devam etmek zor olabilir, ama dayanmalıyız.)

9. No matter how many times you fall, just remember to keep going.
   (Kaç kez düşersen düş, sadece devam etmeyi unutma.)

10. When faced with obstacles, we must find ways to keep going.
    (Hindernissen gegenüber müssen wir Wege finden, um weiterzumachen.)

11. There will be bumps in the road, but we have to keep going.
    (Yolda çukurlar olacak, ama devam etmek zorundayız.)

12. It’s easy to give up, but it takes strength to keep going.
    (Vazgeçmek kolaydır, ama devam etmek güç gerektirir.)

13. The finish line may seem far away, but we can get there if we keep going.
    (Bitiş çizgisi uzak gibi görünebilir, ama devam edersek oraya ulaşabiliriz.)

14. Keep going, and you’ll see progress in no time.
    (Devam edin ve kısa sürede ilerleme göreceksiniz.)

15. It’s important to set goals and keep going until you achieve them.
    (Hedefler belirlemek ve onları başarmaya kadar devam etmek önemlidir.)

16. Keep going even when you don’t feel like it, because that’s when it matters most.
    (İstemese de devam et, çünkü bu en çok önemli olduğu zamandır.)

17. Life is full of challenges, but we must keep going in order to grow.
    (Hayat dolu zorluklarla doludur, ama büyümek için devam etmek zorundayız.)

18. Don’t give up, keep going and you’ll surprise yourself with what you can achieve.
    (Vazgeçme, devam et ve neler başarabileceğinle kendini şaşırt.)

19. Keep going, because