Chatty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chatty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Chatty (Sohbetçi)

Chatty kelimesi, “konuşkan” veya “sıkılmadan konuşan” anlamlarına gelir. Aşağıda, “chatty” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle bulunmaktadır.

1. My aunt is very chatty; she can talk for hours without getting tired. (Teyzem çok konuşkandır; saatlerce konuşabilir yorulmadan.)
2. The chatty cab driver told me all about the city’s history. (Konuşkan taksici bana şehrin tarihinden bahsetti.)
3. I don’t feel like being chatty today. (Bugün konuşkan olmak istemiyorum.)
4. She’s always chatty when she’s had a few drinks. (Birkaç içki içtiğinde her zaman konuşkan olur.)
5. The receptionist was chatty and friendly. (Resepsiyonist konuşkan ve arkadaş canlısıydı.)
6. The chatty old man on the bus wouldn’t stop talking. (Otobüste ki konuşkan yaşlı adam durmadan konuşuyordu.)
7. I’m not feeling very chatty right now, sorry. (Şu anda pek konuşkan hissetmiyorum, üzgünüm.)
8. She’s a chatty person, so it’s easy to talk to her. (O, konuşkan bir insandır, bu yüzden onunla konuşmak kolaydır.)
9. The chatty waiter kept coming back to our table to check on us. (Konuşkan garson masamıza sürekli gelerek bizimle ilgileniyordu.)
10. I like my hairdresser because she’s chatty and always has interesting things to say. (Berberimi seviyorum çünkü konuşkan ve her zaman ilginç şeyler söylüyor.)
11. I find it hard to be chatty when I’m tired. (Yorgun olduğumda konuşkan olmayı zor buluyorum.)
12. The chatty little girl in the park wouldn’t leave me alone. (Parkta ki konuşkan küçük kız beni yalnız bırakmadı.)
13. He’s not a very chatty person, but he’s a good listener. (O, çok konuşkan bir insan değil, ama iyi bir dinleyicidir.)
14. The chatty sales assistant was trying to sell me something I didn’t want. (Konuşkan satış asistanı, istemediğim bir şeyi satmaya çalışıyordu.)
15. I find it hard to be chatty around people I don’t know very well. (Tanımadığım insanlarla konuşkan olmayı zor buluyorum.)
16. The chatty tour guide was very knowledgeable about the area. (Konuşkan rehber bölge hakkında çok bilgiliydi.)
17. I don’t like it when people are too chatty in the cinema. (Sinemada insanlar çok konuşkan olduğunda hoşlanmam.)
18. My boss is a chatty person, but she’s also very busy. (Patronum konuşkan bir insan, ama çok yoğun da.)
19. The chatty teenager at the checkout wouldn’t stop talking.

20. I always feel more comfortable around chatty people. (Konuşkan insanlar etrafımda olduğunda her zaman daha rahat hissederim.)

Overall, “chatty” is a positive adjective used to describe people who enjoy conversation and are good at keeping it going. It can be used to describe someone who is talkative in a good way, or as a way to explain why someone is particularly easy to talk to.