Certain İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Certain
Türkçe anlamı: Belli, kesin, belirli
Örnek cümleler:
- Certain things are better left unsaid. (Bazı şeyler söylenmemesi daha iyi.)
- I have a certain amount of money saved up. (Belirli bir miktar param biriktirdim.)
- He has a certain charm that makes people like him. (Onun belirli bir cazibesi var ve insanlar onu seviyor.)
- I am certain that I left my keys on the table. (Anahtarlarımı masada bıraktığımdan eminim.)
- The doctor gave me a certain medication to help with my headaches. (Doktor bana baş ağrılarım için belirli bir ilaç verdi.)
- There’s a certain sense of peace that comes with being alone. (Yalnız olmanın belirli bir huzur hissi vardır.)
- She has a certain way of talking that makes her sound very knowledgeable. (Konusma şekliyle, kendisini çok bilgili biri olarak gösteriyor.)
- I need to be certain that I am making the right decision. (Doğru kararı verdiğimden emin olmam gerekiyor.)
- He has a certain talent for playing the piano. (Piyano çalmak için belirli bir yeteneği var.)
- I have a certain amount of experience in this field. (Bu alanda belirli bir deneyimim var.)
- There’s a certain amount of risk involved in investing in stocks. (Hisse senedi yatırımında belirli bir risk vardır.)
- We have a certain amount of time to finish this project. (Bu projeyi bitirmek için belirli bir zamanımız var.)
- She has a certain way of making people feel comfortable. (İnsanların rahat hissetmelerini sağlayan belirli bir yöntemi var.)
- I have a certain feeling that something is not right. (Bir şeyin yanlış olduğuna dair belirli bir hissim var.)
- The company has a certain policy when it comes to hiring new employees. (Yeni çalışanları işe alırken belirli bir politikaları var.)
- He has a =”color:blue”>certain amount of control over the situation. (Durum üzerinde belirli bir kontrolü var.)
- We need to have a certain level of cooperation to make this project successful. (Bu proje başarılı olması için belirli bir düzeyde işbirliği yapmamız gerekiyor.)
- There’s a certain amount of truth to what he is saying. (Söylediği şeylerde belirli bir doğruluk payı var.)
- She has a certain way of dressing that always looks stylish. (Stil sahibi görünmesini sağlayan belirli bir giyim tarzı var.)
- We need to have a certain level of knowledge to understand this topic. (Bu konuyu anlamak için belirli bir bilgi düzeyine sahip olmamız gerekiyor.)
Hemen Yorum Yaz