Censure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Censure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Censure

Censure, kınama veya eleştirme anlamına gelen bir kelime olarak kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. The opposition party has called for a censure motion against the government. (Muhalefet partisi hükümete karşı bir kınama önergesi verdi.)
  2. The teacher censured the student for not completing the assignment on time. (Öğretmen ödevi zamanında tamamlamayan öğrenciyi eleştirdi.)
  3. The company was censured by the government for violating environmental regulations. (Şirket, çevre düzenlemelerini ihlal ettiği için hükümet tarafından kınandı.)
  4. The press censured the celebrity for making insensitive remarks. (Basın, duyarsız açıklamalar yapan ünlüyü eleştirdi.)
  5. The UN Security Council voted to censure the country for its human rights violations. (BM Güvenlik Konseyi, insan hakları ihlalleri nedeniyle ülkeyi kınamak için oy kullandı.)
  6. The committee censured the member for not attending the meetings regularly. (Komite, toplantılara düzenli olarak katılmayan üyeyi eleştirdi.)
  7. The senator was censured by the Senate for his unethical behavior. (Senatör, etik olmayan davranışları nedeniyle Senato tarafından kınandı.)
  8. The organization censured the employee for leaking confidential information. (Kuruluş, gizli bilgi sızdırdığı için çalışanı eleştirdi.)
  9. The parents censured their child for lying. (Ebeveynler, yalan söylediği için çocuklarını eleştirdi.)
  10. The judge censured the lawyer for his unprofessional conduct. (Hakim, profesyonel olmayan davranışları nedeniyle avukatı eleştirdi.)
  11. The teacher censured the students for cheating on the exam. (Öğretmen, sınavda kopya çeken öğrencileri eleştirdi.)
  12. The company was censured by customers for poor customer service. (Şirket, kötü müşteri hizmetleri nedeniyle müşteriler tarafından eleştirildi.)
  13. The government censured the newspaper for publishing false information. (Hükümet, yanlış bilgi yayınladığı için gazeteyi eleştirdi.)
  14. The coach censured the players for not following the game plan. (Antrenör, oyun planına uymayan oyuncuları eleştirdi.)
  15. The school board censured the principal for mishandling a disciplinary issue. (Okul yönetim kurulu, disiplin sorununu yanlış yönettiği için müdürü eleştirdi.)
  16. The boss censured the employee for arriving late to work. (Patron, işe geç kaldığı için çalışanı eleştirdi.)
  17. The organization censured the member for using inappropriate language. (Kuruluş, uygunsuz dil kullandığı için üyeyi eleştirdi.)
  18. The professor censured the student for plagiarizing a paper. (

Profesör, bir makaleyi çalma nedeniyle öğrenciyi eleştirdi.)
19. The manager censured the team for not meeting their sales targets. (Yönetici, satış hedeflerine ulaşamayan ekibi eleştirdi.)

  1. The audience censured the speaker for making offensive remarks. (İzleyiciler, saldırgan açıklamalar yapan konuşmacıyı eleştirdi.)

(Türkçe çeviriler kalın ve siyah yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.