Bushwhack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Bushwhack
Bushwhack, ormanlık alanlarda açılmamış arazide yürüyüş yapmak veya ilerlemek anlamına gelir.
Örnek cümleler:
- We decided to bushwhack through the forest to get to the other side. (Diğer tarafa geçmek için ormanda ilerlemeye karar verdik.)
- The hikers had to bushwhack their way through the dense jungle. (Yürüyüşçüler, yoğun ormandan geçmek için ormanın içinde yürümek zorunda kaldılar.)
- We had to bushwhack through the thick underbrush to reach the river. (Nehre ulaşmak için kalın çalılıkların arasından ilerlememiz gerekti.)
- The explorers had to bushwhack their way through the dense forest to reach the ancient ruins. (Kaşifler, antik kalıntılara ulaşmak için yoğun ormanın içinde ilerlemek zorunda kaldılar.)
- They decided to bushwhack through the mountains instead of taking the usual route. (Normal rotayı takip etmek yerine dağların arasından ilerlemeye karar verdiler.)
- The hunters had to bushwhack their way through the dense forest to reach their hunting grounds. (Avcılar, av alanlarına ulaşmak için yoğun ormanın içinde ilerlemek zorunda kaldılar.)
- We had to bushwhack through the thicket to find the hidden lake. (Gizli gölü bulmak için çalılıkların arasından ilerlememiz gerekti.)
- The soldiers had to bushwhack through the dense forest to reach their destination. (Askerler, varacakları yere ulaşmak için yoğun ormanın içinde ilerlemek zorunda kaldılar.)
- They decided to bushwhack through the wilderness to explore the unknown territory. (Bilinmeyen bölgeyi keşfetmek için vahşi doğanın içinde ilerlemeye karar verdiler.)
- The hikers had to bushwhack their way through the steep hillside to reach the summit. (Zirveye ulaşmak için yürüyüşçüler, dik yamaçların arasından ilerlemek zorunda kaldılar.)
- The trail was blocked, so we had to bushwhack our way through the forest. (Rotamız kapalıydı, bu yüzden ormanın içinden ilerlememiz gerekti.)
- The team had to bushwhack their way through the dense jungle to reach the remote village. (Ekibin, uzak köye ulaşmak için yoğun ormanın içinden ilerlemesi gerekti.)
- We had to bushwhack through the overgrown field to reach the riverbank. (Nehir kıyısına ulaşmak için çalılıkların arasından ilerlememiz gerekti.)
- The adventurers had to bushwhack their way through the rugged terrain to reach the hidden cave. (Maceralar, gizli mağaraya ulaşmak için engebeli araziden ilerlemek zorunda kald
- The group decided to bushwhack through the dense forest instead of taking the well-traveled path. (Grup, sık ormanın içinden ilerlemeyi tercih ettiği halde, yaygın olarak kullanılan yolu izlemek yerine.)
- They had to bushwhack through the thorny bushes to reach the clearing. (Açıklığa ulaşmak için dikenli çalılıkların arasından ilerlemek zorunda kaldılar.)
- The scout had to bushwhack through the wilderness to find a suitable campsite. (Kamp alanı için uygun bir yer bulmak için keşifçi, vahşi doğanın içinde ilerlemek zorunda kaldı.)
- We had to bushwhack through the dense forest to find the lost hiker. (Kayıp yürüyüşçüyü bulmak için yoğun ormanın içinden ilerlememiz gerekti.)
- The hunters had to bushwhack through the swamp to reach their hunting grounds. (Avcılar, av alanlarına ulaşmak için bataklığın içinden ilerlemek zorunda kaldılar.)
- They had to bushwhack through the rugged mountain terrain to reach the remote village. (Uzak köye ulaşmak için engebeli dağ arazisinden ilerlemeleri gerekti.)
Hemen Yorum Yaz