Bulk İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bulk İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bulk İle İlgili Cümleler

Bulk kelimesi, toplu veya büyük miktarlarda olan anlamına gelir. Aşağıda bulk kelimesinin örnek cümlelerle kullanımlarını görebilirsiniz.

  1. I prefer to buy in bulk because it saves me money. (Toplu alışveriş yapmayı tercih ederim çünkü bana para kazandırır.)
  2. The bulk of the population lives in urban areas. (Nüfusun büyük çoğunluğu kentsel alanlarda yaşar.)
  3. We need to move these boxes in bulk. (Bu kutuları toplu halde taşımamız gerekiyor.)
  4. The bulk of the work was completed yesterday. (Çalışmanın büyük bir kısmı dün tamamlandı.)
  5. The store offers a discount on bulk purchases. (Mağaza, toplu alımlarda indirim sunar.)
  6. The bulk of the evidence supports his claim. (Kanıtların büyük bir kısmı onun iddiasını destekliyor.)
  7. The bulk of the furniture was damaged in the move. (Mobilyaların büyük bir kısmı taşınırken zarar gördü.)
  8. He bulked up by lifting weights every day. (Her gün ağırlık kaldırarak kaslarını geliştirdi.)
  9. The bulk of the company’s revenue comes from online sales. (Şirketin gelirinin büyük çoğunluğu çevrimiçi satışlardan geliyor.)
  10. The bulk of the shipment arrived on time. (Gönderinin büyük bir kısmı zamanında geldi.)
  11. She put the bulk of her energy into her studies. (Enerjisinin büyük bir kısmını çalışmalarına harcadı.)
  12. The bulk of the budget will be allocated to marketing. (Bütçenin büyük bir kısmı pazarlamaya ayrılacak.)
  13. He drank the water in one swift bulk. (Suyu tek hamlede içti.)
  14. The bulk of the group left early. (Grubun büyük çoğunluğu erken ayrıldı.)
  15. The bulk of the storm missed us. (Fırtınanın büyük bir kısmı bizden kaçtı.)
  16. The bulk of the traffic was heading north. (Trafik yoğunluğunun büyük bir kısmı kuzeye doğruydu.)
  17. We need to order supplies in bulk to get a better price. (Daha iyi bir fiyat almak için malzemeleri toplu olarak sipariş etmemiz gerekiyor.)
  18. The bulk of the book is devoted to the history of the region. (Kitabın büyük bir kısmı bölgenin tarihine adanmıştır.)
  19. The bulk of the staff are new hires. (Personelin büyük çoğunluğu yeni işe alımlardan oluşuyor.)
  20. The bulk of the damage was caused by the high winds. (Hasarın büyük bir kısmı yüksek rüzgarlar tarafından meydana getirildi.)
  1. I always buy toilet paper in bulk to avoid running out. (Her zaman tuvalet kağıdını tükenmemek için toplu alırım.)
  2. The bulk of the concert tickets have already sold out. (Konser biletlerinin büyük çoğunluğu zaten tükendi.)
  3. She carries her laptop in a bulky bag. (Laptop’unu iri bir çantada taşır.)
  4. The bulk of the employees are working remotely. (Çalışanların büyük çoğunluğu uzaktan çalışıyor.)
  5. The bulk of the fruit was damaged during transportation. (Meyvenin büyük bir kısmı taşıma sırasında zarar gördü.)
  6. We ordered the furniture in bulk to furnish the whole house. (Bütün evi döşemek için mobilyaları toplu olarak sipariş ettik.)
  7. The bulk of the audience was made up of teenagers. (İzleyicilerin büyük çoğunluğu gençlerden oluşuyordu.)
  8. The bulk of the data was lost due to a computer crash. (Verilerin büyük bir kısmı bir bilgisayar çökmesi nedeniyle kayboldu.)
  9. He spent the bulk of his career working for the same company. (Kariyerinin büyük kısmını aynı şirkette çalışarak geçirdi.)
  10. The bulk of the meal was made up of vegetables. (Yemeğin büyük bir kısmı sebzelerden oluşuyordu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.