Brokerage İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Brokerage İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Brokerage Nedir?

Brokerage, finansal piyasalarda aracılık hizmetleri veren bir kurumdur. Bu kurumlar, yatırımcıların hisse senedi, tahvil, emtia ve diğer finansal ürünleri alıp satmasına yardımcı olurlar. Bir brokerage firması, alıcı ve satıcı arasında köprü görevi görür ve işlem yapmak isteyen yatırımcılarla piyasadaki finansal araçları satan firmalar arasındaki iletişimi sağlar.

Örnek cümleler:

1. I opened an account with a brokerage firm to invest in the stock market. (Bir brokerage firmasıyla hesap açtım, borsada yatırım yapmak için)
2. The brokerage charged a fee for each trade I made. (Brokerage, yaptığım her işlem için ücret aldı.)
3. I consulted my brokerage to decide which stocks to buy. (Hangi hisseleri alacağıma karar vermek için brokerage’ımla görüştüm.)
4. The brokerage provided me with research reports on different companies. (Brokerage, farklı şirketler hakkında araştırma raporları sağladı.)
5. My brokerage offered a range of investment products, including mutual funds and ETFs. (Brokerage’ım, yatırım fonları ve ETF’ler de dahil olmak üzere bir dizi yatırım ürünü sundu.)
6. The brokerage recommended a diversified portfolio to reduce my risk. (Riskimi azaltmak için brokerage, çeşitlendirilmiş bir portföy önerdi.)
7. My brokerage allowed me to trade on margin, which increased my buying power. (Brokerage’ım, marj üzerinden işlem yapmama izin verdi, bu da alım gücümü artırdı.)
8. The brokerage executed my trades quickly and efficiently. (Brokerage, işlemlerimi hızlı ve verimli bir şekilde gerçekleştirdi.)
9. I used my brokerage’s mobile app to monitor my portfolio on the go. (Portföyümü hareket halindeyken takip etmek için brokerage’ımın mobil uygulamasını kullandım.)
10. The brokerage’s customer service team was helpful and responsive. (Brokerage’ın müşteri hizmetleri ekibi yardımcı ve duyarlıydı.)
11. My brokerage allowed me to set up automatic investments to save time. (Brokerage’ım, zaman kazanmak için otomatik yatırımlar kurmama izin verdi.)
12. The brokerage provided me with educational resources to help me become a better investor. (Brokerage, daha iyi bir yatırımcı olmama yardımcı olmak için eğitim kaynakları sağladı.)
13. I transferred my account to a different brokerage to take advantage of lower fees. (Daha düşük ücretlerden yararlanmak için hesabımı farklı bir brokerage’a transfer ettim.)
14. The brokerage’s website was easy to navigate and user-friendly. (Brokerage’ın web sitesi gezinmesi kolay ve kullanıcı dostuydu.)
15. My brokerage provided me with real-time quotes and market news to make

informed investment decisions. (Brokerage, bilgilendirici yatırım kararları vermek için gerçek zamanlı fiyat teklifleri ve piyasa haberleri sağladı.)
16. The brokerage offered a variety of trading platforms to suit different levels of experience. (Brokerage, farklı deneyim seviyelerine uygun birçok işlem platformu sundu.)

17. I appreciated the transparency of my brokerage’s fee structure. (Brokerage’ımın ücret yapısının şeffaflığından memnun kaldım.)
18. My brokerage allowed me to transfer funds between different accounts easily. (Brokerage’ım, farklı hesaplar arasında kolayca fon transferi yapmama izin verdi.)
19. The brokerage’s analysts provided insightful research on market trends. (Brokerage’ın analistleri, piyasa trendleri hakkında bilgilendirici araştırmalar sağladı.)
20. I relied on my brokerage’s financial advice to make sound investment decisions. (Sağlam yatırım kararları vermek için brokerage’ımın finansal tavsiyelerine güvendim.)