Blower İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Blower İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Blower Nedir?

Blower, havayı veya başka bir gazı yüksek hızda çıkışa doğru üfleyen bir cihazdır.

Örnek cümleler:

1. The blower in my car stopped working, so now I have to drive with the windows down. (Arabamdaki üfleyici bozuldu, bu yüzden şimdi camlar açık bir şekilde sürüyorum.)
2. The workers used a blower to clear the leaves from the yard. (İşçiler bahçeden yaprakları temizlemek için bir üfleyici kullandılar.)
3. She used a blower to dry her hair quickly. (Saçını hızlıca kurutmak için bir üfleyici kullandı.)
4. The blower on the furnace is making a strange noise. (Fırındaki üfleyici tuhaf bir ses çıkarıyor.)
5. The blower on the industrial fan is very powerful. (Sanayi tipi vantilatördeki üfleyici çok güçlü.)
6. The gardener used a blower to clear the paths of leaves. (Bahçıvan, yolları yapraklardan temizlemek için bir üfleyici kullandı.)
7. The blower on the vacuum cleaner is not very strong. (Elektrikli süpürgedeki üfleyici çok güçlü değil.)
8. The construction workers used a blower to blow the dust off the floor. (İnşaat işçileri, tozları yerden uçurmak için bir üfleyici kullandılar.)
9. The blower on the snow blower is very loud. (Kar küreme makinesindeki üfleyici çok gürültülü.)
10. I turned on the blower to inflate the air mattress. (Havalı yatağı şişirmek için üfleyiciyi açtım.)
11. The mechanic used a blower to clean the engine. (Tamirci, motoru temizlemek için bir üfleyici kullandı.)
12. The blower on the leaf blower is very effective at clearing leaves from the yard. (Yaprak üfleyicisindeki üfleyici, bahçeden yaprakları temizlemek için çok etkilidir.)
13. The blower on the air conditioner is not working properly. (Klimadaki üfleyici düzgün çalışmıyor.)
14. The blower on the hair dryer is too hot. (Saç kurutma makinesindeki üfleyici çok sıcak.)
15. The factory uses blowers to circulate air throughout the building. (Fabrika, binanın her yerinde havayı dolaştırmak için üfleyiciler kullanır.)
16. The blower on the gas grill is not working, so we can’t cook outside. (Gazlı ızgaradaki üfleyici çalışmıyor, bu yüzden dışarıda yemek yapamıyoruz.)
17. The blower on the air hockey table is not very strong. (Hava hokeyi masasındaki üfleyici çok güçlü değil.)
18. The blower on the inflatable bounce house keeps the structure inflated. (Şişir

le evdeki şişme evdeki üfleyici yapıyı şişirir.)
19. The blower on the amusement park ride creates a wind effect. (Lunaparktaki oyuncakta bulunan üfleyici rüzgar etkisi yaratır.)

20. The blower on the pressure washer is very powerful and can clean off tough dirt and grime. (Yüksek basınçlı yıkamacıdaki üfleyici çok güçlüdür ve sert kirleri ve pislikleri temizleyebilir.)

Türkçe Çevirileri:

1. Arabamdaki üfleyici bozuldu, bu yüzden şimdi camlar açık bir şekilde sürüyorum.
2. İşçiler bahçeden yaprakları temizlemek için bir üfleyici kullandılar.
3. Saçını hızlıca kurutmak için bir üfleyici kullandı.
4. Fırındaki üfleyici tuhaf bir ses çıkarıyor.
5. Sanayi tipi vantilatördeki üfleyici çok güçlü.
6. Bahçıvan, yolları yapraklardan temizlemek için bir üfleyici kullandı.
7. Elektrikli süpürgedeki üfleyici çok güçlü değil.
8. İnşaat işçileri, tozları yerden uçurmak için bir üfleyici kullandılar.
9. Kar küreme makinesindeki üfleyici çok gürültülü.
10. Havalı yatağı şişirmek için üfleyiciyi açtım.
11. Tamirci, motoru temizlemek için bir üfleyici kullandı.
12. Yaprak üfleyicisindeki üfleyici, bahçeden yaprakları temizlemek için çok etkilidir.
13. Klimadaki üfleyici düzgün çalışmıyor.
14. Saç kurutma makinesindeki üfleyici çok sıcak.
15. Fabrika, binanın her yerinde havayı dolaştırmak için üfleyiciler kullanır.
16. Gazlı ızgaradaki üfleyici çalışmıyor, bu yüzden dışarıda yemek yapamıyoruz.
17. Hava hokeyi masasındaki üfleyici çok güçlü değil.
18. Evdeki şişme evdeki üfleyici yapıyı şişirir.
19. Lunaparktaki oyuncakta bulunan üfleyici rüzgar etkisi yaratır.
20. Yüksek basınçlı yıkamacıdaki üfleyici çok güçlüdür ve sert kirleri ve pislikleri temizleyebilir.