Bladder İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bladder İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bladder Nedir?

Bladder İngilizce bir kelime olup Türkçe’de “mesane” anlamına gelir. İnsan vücudunda idrarın geçici olarak depolandığı, kaslı bir organdır.

1. My bladder is full and I need to go to the bathroom. (Mesanem dolu ve tuvalete gitmeliyim.)
2. She suffers from a bladder infection. (Mesane enfeksiyonu nedeniyle acı çekiyor.)
3. The doctor recommended drinking more water to keep my bladder healthy. (Doktor mesanemin sağlıklı kalması için daha fazla su içmemi önerdi.)
4. The athlete drank too much water and his bladder burst. (Sporcu çok fazla su içti ve mesanesi patladı.)
5. I have a small bladder and need to use the bathroom frequently. (Benim mesanem küçük ve sık sık tuvalete gitmem gerekiyor.)
6. She had surgery to remove her bladder due to cancer. (Kanser nedeniyle mesanesinin çıkarılması için ameliyat oldu.)
7. The bladder control medication helped her to reduce her accidents. (Mesane kontrol ilacı, kazalarını azaltmasına yardımcı oldu.)
8. The doctor used a catheter to drain her bladder. (Doktor, mesanesini boşaltmak için bir kateter kullandı.)
9. Drinking alcohol can irritate the bladder and cause frequent urination. (Alkol tüketmek, mesaneyi tahriş ederek sık idrara çıkma nedeni olabilir.)
10. She was embarrassed when her bladder leaked in public. (Mesanesinin halka açık bir yerde sızdığı için utanmıştı.)
11. The bladder cancer patient underwent chemotherapy. (Mesane kanseri hastası kemoterapiye maruz kaldı.)
12. She felt a sharp pain in her bladder while urinating. (İdrar yaparken mesanesinde keskin bir ağrı hissetti.)
13. Holding in urine for too long can cause damage to the bladder. (İdrarını çok uzun süre tutmak mesaneye zarar verebilir.)
14. The ultrasound revealed a tumor in her bladder. (Ultrasonda mesanesinde bir tümör olduğu ortaya çıktı.)
15. She experienced bladder spasms after her surgery. (Ameliyatından sonra mesane spazmları yaşadı.)
16. The doctor recommended pelvic floor exercises to improve bladder control. (Doktor, mesane kontrolünü geliştirmek için pelvik taban egzersizleri önerdi.)
17. The athlete wore special shorts to prevent bladder leakage during competitions. (Sporcu yarışmalar sırasında mesane sızıntısını önlemek için özel şortlar giydi.)
18. The bladder capacity varies depending on a person’s age and gender. (Mesane kapasitesi, bir kişinin yaşı ve cinsiyetine göre değişir.)
19. She was diagnosed with an overactive bladder and prescribed medication. (Aşırı aktif mesane teşhisi kondu ve ilaç yazıldı.)
20. The bladder biopsy revealed cancerous cells. (Mesane biyopsisinde kanser hücreleri tespit edildi.)

21. He had a catheter inserted into his bladder for urine drainage. (İdrar drenajı için mesanesine bir kateter yerleştirildi.)
22. She experienced a burning sensation in her bladder during urination. (İdrar yaparken mesanesinde yanma hissetti.)
23. The doctor examined her bladder using a cystoscope. (Doktor, sistoskop kullanarak mesanesini inceledi.)
24. Drinking caffeine can irritate the bladder and worsen urinary incontinence. (Kafein tüketmek mesaneyi tahriş edebilir ve idrar kaçırma sorununu kötüleştirebilir.)
25. He underwent bladder surgery to repair a ruptured bladder. (Yırtılmış bir mesaneyi onarmak için mesane ameliyatı geçirdi.)
26. She experienced difficulty emptying her bladder and was diagnosed with urinary retention. (Mesanesini boşaltmakta zorluk çekti ve idrar retansiyonu teşhisi kondu.)
27. The bladder sling surgery helped to treat her stress urinary incontinence. (Mesane askısı ameliyatı, stres idrar kaçırmasını tedavi etmeye yardımcı oldu.)
28. The doctor prescribed antibiotics to treat her bladder infection. (Doktor, mesane enfeksiyonunu tedavi etmek için antibiyotik yazdı.)
29. She had to have a bladder catheterization after her surgery. (Ameliyatından sonra mesane kateterizasyonu yapılması gerekiyordu.)
30. The bladder stones were causing her pain and discomfort. (Mesane taşları ona ağrı ve rahatsızlık veriyordu.)