
Befriend İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Befriend İle İlgili Cümleler
Türkçe Anlamı: Arkadaşlık etmek, dostluk kurmak
- She was able to befriend the new student in class. (O, sınıftaki yeni öğrenciyle arkadaş olmayı başardı.)
- We should befriend our neighbors. (Komşularımızla arkadaş olmalıyız.)
- It’s important to befriend people from different cultures. (Farklı kültürlerden insanlarla arkadaş olmak önemlidir.)
- I tried to befriend him, but he wasn’t interested. (Onunla arkadaş olmaya çalıştım, ama o ilgilenmedi.)
- She has befriended many stray animals. (O, birçok sokak hayvanıyla arkadaş oldu.)
- He befriended a famous actor at the party. (Partide ünlü bir aktörle arkadaş oldu.)
- She befriended the elderly woman who lived next door. (Komşusu olan yaşlı kadınla arkadaş oldu.)
- He was able to befriend his boss and get a promotion. (Patronuyla arkadaş olmayı başardı ve terfi aldı.)
- I’m going to try to befriend my roommate this semester. (Bu dönem oda arkadaşımla arkadaş olmaya çalışacağım.)
- She befriended a group of travelers at the airport. (Havaalanında bir grup gezginle arkadaş oldu.)
- It’s easier to befriend someone with similar interests. (Benzer ilgi alanları olan biriyle arkadaş olmak daha kolaydır.)
- They were able to befriend each other despite their language barrier. (Dil engeline rağmen birbirleriyle arkadaş olmayı başardılar.)
- She befriended a local artist and learned about their work. (Yerel bir sanatçıyla arkadaş oldu ve çalışmaları hakkında bilgi edindi.)
- It’s important to befriend your coworkers to create a positive work environment. (Olumlu bir çalışma ortamı yaratmak için iş arkadaşlarınızla arkadaş olmak önemlidir.)
- He befriended a group of musicians and started playing in a band. (Bir grup müzisyenle arkadaş oldu ve bir grupta çalmaya başladı.)
- She befriended her doctor and was able to ask questions about her health. (Doktoruyla arkadaş oldu ve sağlığıyla ilgili sorular sorabildi.)
- It’s possible to befriend someone even if you initially didn’t get along. (İlk başta anlaşamadığınız biriyle bile arkadaş olmak mümkündür.)
- She befriended a group of activists and started working on social justice issues. (Bir grup aktivistle arkadaş oldu ve sosyal adalet konularında çalışmaya başladı.)
- He was able to befriend his ex-girlfriend and they remained close friends. (Eski kız arkadaşıyla arkadaş olmayı başardı ve yakın arkadaş kaldılar.)
- She befriended her son’s teacher and was able to better understand his progress in school
. (Oğlunun öğretmeniyle arkadaş oldu ve okuldaki ilerlemesini daha iyi anlayabildi.)
Hemen Yorum Yaz