Bar İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bar İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bar İle İlgili Cümleler

Bar, bir içki mekanı veya bir yere monte edilmiş uzun, ince bir çubuk gibi anlamlara gelir. İşte 20 örnek cümle:

  1. I went to a bar last night with my friends. Dün gece arkadaşlarımla bir bara gittim.
  2. The hotel has a rooftop bar with a beautiful view of the city. Otelin çatı katında şehrin güzel bir manzarasına sahip bir barı var.
  3. I always prefer sitting at the bar instead of a table when I go to a restaurant. Restorana gittiğimde her zaman masaya değil bara oturmayı tercih ederim.
  4. The bartender made me a delicious cocktail. Barmen bana lezzetli bir kokteyl hazırladı.
  5. We are planning to have a small bar in our new house. Yeni evimizde küçük bir bar yapmayı planlıyoruz.
  6. The music was so loud in the bar that I couldn’t hear myself think. Bardaki müzik o kadar yüksekti ki kendi kendime düşünemiyordum.
  7. He likes to hang out at the sports bar and watch football games. Spor barında takılmayı ve futbol maçlarını izlemeyi seviyor.
  8. I ordered a beer at the bar. Barda bir bira söyledim.
  9. She works as a waitress in a busy bar in the city center. Şehir merkezindeki yoğun bir barda garson olarak çalışıyor.
  10. The bar was crowded with people celebrating New Year’s Eve. Yılbaşı kutlayan insanlarla dolu bir bardı.
  11. The hotel has a bar and a restaurant, both with excellent service. Otelin hem hizmeti mükemmel olan bir barı hem de restoranı var.
  12. The bar was decorated with balloons and streamers for the birthday party. Doğum günü partisi için barda balonlar ve flama süslemeleri vardı.
  13. He ordered a martini at the bar. Barda martini söyledi.
  14. The bar serves a wide selection of cocktails, wines, and beers. Bar geniş bir kokteyl, şarap ve bira seçkisi sunuyor.
  15. She met her boyfriend at a bar while celebrating her friend’s engagement. Arkadaşının nişanını kutlarken bir barda erkek arkadaşıyla tanıştı.
  16. The bar was closed due to the pandemic. Pandemi nedeniyle bar kapalıydı.
  17. He spends most of his evenings at the hotel bar, chatting with the staff and other guests. Çoğu akşamını otel barda, personel ve diğer konuklarla sohbet ederek geçiriyor.
  18. I like to watch the bartender making drinks. Barmenin içki hazırlamas
  1. The bar has a relaxed atmosphere and is a great place to unwind after a long day. Bar rahat bir atmosfere sahip ve uzun bir günün ardından rahatlamak için harika bir yer.
  2. She left her phone at the bar and had to go back to get it. Telefonunu barda unuttu ve geri almak için tekrar gitmek zorunda kaldı.

Bu cümlelerde “bar” kelimesi içki mekanı olarak kullanıldığı gibi, ince çubuk anlamında da kullanılmıştır. Bazı örneklerde barda sunulan içecekler veya bardaki atmosfer hakkında konuşulurken kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.