Backdrop İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Backdrop İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Backdrop Nedir?

Backdrop, bir sahnenin arkasına yerleştirilen dekoratif öğelerdir. Genellikle bir tiyatro, film seti veya etkinlik alanı için hazırlanırlar. Backdrop, bir sahnenin atmosferini oluşturmak ve olayın geçtiği mekanı yansıtmak için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. The backdrop of the stage was a beautiful forest. (Sahne arka planı güzel bir ormandı.)
2. The backdrop of the movie set was a city skyline. (Filmin setinin arka planı şehir manzarasıydı.)
3. The concert had a stunning backdrop of the ocean. (Konserin muhteşem sahne arka planı okyanustu.)
4. The theater company painted a backdrop of a castle for their play. (Tiyatro şirketi oyunları için bir kale sahne arka planı boyadı.)
5. The photographer used a plain white backdrop for the portrait. (Fotoğrafçı, portre için düz beyaz bir sahne arka planı kullandı.)
6. The event had a backdrop of colorful balloons. (Etkinliğin rengarenk balonlarla bir arka planı vardı.)
7. The band performed in front of a huge LED backdrop. (Grup, devasa bir LED sahne arka planının önünde performans sergiledi.)
8. The fashion show had a backdrop of a Parisian street. (Moda şovunun arka planı Paris sokaklarıydı.)
9. The wedding had a romantic backdrop of a sunset. (Düğün, romantik bir gün batımı sahne arka planına sahipti.)
10. The play’s backdrop changed with each scene. (Oyunun sahne arka planı her sahnede değişti.)
11. The museum exhibit had a historical backdrop of ancient ruins. (Müze sergisinin tarihi arka planı antik kalıntılardı.)
12. The artist painted a beautiful backdrop of a mountain landscape. (Sanatçı, bir dağ manzarası sahne arka planı boyadı.)
13. The conference had a professional backdrop of the company’s logo. (Konferans, şirket logosunun profesyonel bir sahne arka planına sahipti.)
14. The TV show had a backdrop of a busy newsroom. (TV programının sahne arka planı yoğun bir haber odasıydı.)
15. The party had a fun backdrop of a photo booth. (Partinin eğlenceli bir fotoğraf kulübesi sahne arka planı vardı.)
16. The dance performance had a backdrop of a starry night sky. (Dans gösterisinin arka planı yıldızlı bir gece gökyüzüydü.)
17. The play’s backdrop was a detailed cityscape. (Oyunun sahne arka planı detaylı bir şehir manzarasıydı.)
18. The movie’s backdrop was a futuristic dystopian world. (Filmin sahne arka planı gelecekteki bir distopik dünyaydı.)
19. The trade show had a backdrop of the company’s products. (Fuarın sahne

arka planı şirketin ürünleriyle ilgiliydi.)
20. The musical had a beautiful backdrop of a countryside landscape. (Müzikalin sahne arka planı güzel bir kırsal manzaraydı.)