Baby İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Baby ile İlgili Cümleler
Baby kelimesi, Türkçe’de “bebek” anlamına gelir. İngilizce cümle içinde kullanıldığında örnekler şu şekildedir:
- My baby is sleeping peacefully. (Bebeklerim huzurlu bir şekilde uyuyor.)
- I’m going to change the baby’s diaper. (Bebek bezi değiştirmeye gidiyorum.)
- The baby is crying for milk. (Bebek süt istiyor ve ağlıyor.)
- My baby’s first word was “mama”. (Bebeklerimin ilk kelimesi “anne” oldu.)
- We bought a new stroller for the baby. (Bebek için yeni bir bebek arabası aldık.)
- It’s important to support the baby’s head when holding them. (Bebekleri tutarken başlarını desteklemek önemlidir.)
- The baby’s clothes are too small now. (Bebeklerimin kıyafetleri artık küçük.)
- My baby loves to play with their toys. (Bebeklerim oyuncaklarıyla oynamayı seviyor.)
- We took the baby to the pediatrician for a checkup. (Bebekleri sağlık kontrolü için pediatrise götürdük.)
- The baby’s room is decorated in a jungle theme. (Bebek odası, bir orman temasıyla dekore edilmiştir.)
- I’m going to give the baby a bath now. (Şimdi bebeğe banyo yapacağım.)
- The baby’s favorite food is mashed sweet potatoes. (Bebeklerimin en sevdiği yiyecek ezilmiş tatlı patates.)
- My baby has a tooth coming in. (Bebeklerimin dişi çıkıyor.)
- The baby’s eyes are the same color as their dad’s. (Bebeklerimin gözleri babasınınkilerle aynı renkte.)
- The baby’s hair is starting to grow. (Bebeklerimin saçları çıkmaya başladı.)
- My baby loves to be tickled. (Bebeklerim gıdıklanmaktan hoşlanıyor.)
- The baby is learning to crawl. (Bebeklerim emeklemeyi öğreniyor.)
- I always keep the baby’s pacifier handy. (Bebeklerimin emziklerini her zaman yanımda bulundururum.)
- The baby’s favorite toy is a stuffed bear. (Bebeklerimin en sevdiği oyuncak bir peluş ayıdır.)
- The baby is starting to develop their own personality. (Bebeklerimin kendi kişiliğini oluşturmaya başlıyor.)
- We need to buy more baby wipes. (Daha fazla bebek mendili almamız gerekiyor.)
- The baby is teething and has been drooling a lot. (Bebeklerimin dişleri çıkıyor ve çok salya akıtıyorlar.)
- My baby loves to be sung to sleep. (Bebeklerim ninni söylenirken uyumayı seviyorlar.)
- The baby’s first steps were a big milestone. (Bebeklerimin ilk adımları büyük bir dönüm noktasıydı.)
- We need to baby-proof the house. (Evimizi bebeklere uygun hale getirmemiz gerekiyor.)
- The baby’s favorite book is “Goodnight Moon”. (Bebeklerimin en sevdiği kitap “İyi Geceler Ay”dir.)
- The baby’s skin is so soft and delicate. (Bebeklerimin cildi çok yumuşak ve narin.)
- The baby is going through a growth spurt. (Bebeklerim büyüme atılımı yaşıyorlar.)
- We bought a baby carrier to make it easier to take the baby out. (Bebek için bir bebek taşıyıcı aldık, böylece bebeği daha kolay dışarı çıkarabiliriz.)
- The baby’s favorite activity is playing with bubbles. (Bebeklerimin en sevdiği aktivite baloncuklarla oynamaktır.)
Hemen Yorum Yaz