Awareness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Awareness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Awareness Nedir?

Awareness, Türkçe anlamıyla “farkındalık” demektir. Farkındalık, kendimizi, çevremizi ve yaşamımızı anlamaya yönelik bilinçli bir süreçtir. Bir şeyin farkında olmak, o şeyin varlığı, durumu veya önemi hakkında bilgi sahibi olmak anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. My awareness of the problem helped me come up with a solution. (Problem hakkındaki farkındalığım, bir çözüm bulmama yardımcı oldu.)
  2. We need to raise public awareness about climate change. (İklim değişikliği hakkında halkın farkındalığını artırmamız gerekiyor.)
  3. It’s important to have self-awareness in order to grow as a person. (Bir insan olarak gelişmek için kendinizi tanımanız önemlidir.)
  4. The awareness campaign aims to educate people about the dangers of smoking. (Farkındalık kampanyası, insanları sigara kullanımının tehlikeleri konusunda bilgilendirmeyi amaçlar.)
  5. Mindfulness meditation can help increase your awareness of the present moment. (Farkındalık meditasyonu, şimdiki anın farkındalığını artırmaya yardımcı olabilir.)
  6. The company organized a diversity awareness training for its employees. (Şirket, çalışanları için çeşitlilik farkındalığı eğitimi düzenledi.)
  7. Social awareness is an important skill for effective communication. (Sosyal farkındalık, etkili iletişim için önemli bir beceridir.)
  8. The art exhibit was designed to raise cultural awareness. (Sanat sergisi, kültürel farkındalığı artırmak için tasarlandı.)
  9. She had no awareness of the danger she was in. (O, içinde bulunduğu tehlikenin farkında değildi.)
  10. The awareness-raising event was attended by hundreds of people. (Farkındalık artırma etkinliğine yüzlerce kişi katıldı.)
  11. The first step to change is awareness. (Değişimin ilk adımı farkındalıktır.)
  12. The school organized a bullying awareness program to help prevent bullying. (Okul, zorbalığı önlemek için bir zorbalık farkındalığı programı düzenledi.)
  13. The company’s environmental awareness program has helped reduce its carbon footprint. (Şirketin çevre farkındalığı programı, karbon ayak izini azaltmaya yardımcı oldu.)
  14. Critical thinking involves awareness of our own biases and assumptions. (Eleştirel düş

ünce, kendi önyargılarımız ve varsayımlarımızın farkında olmayı içerir.)
15. The teacher emphasized the importance of civic awareness in a democracy. (Öğretmen, demokraside vatandaşlık farkındalığının önemine vurgu yaptı.)

  1. Emotional awareness can help us manage our emotions more effectively. (Duygusal farkındalık, duygularımızı daha etkili bir şekilde yönetmemize yardımcı olabilir.)
  2. The awareness-raising poster campaign was a huge success. (Farkındalığı artırma amaçlı poster kampanyası büyük bir başarı oldu.)
  3. The awareness walk raised money for cancer research. (Farkındalık yürüyüşü, kanser araştırmaları için para topladı.)
  4. Intercultural awareness is important in a globalized world. (Küreselleşen dünyada, kültürler arası farkındalık önemlidir.)
  5. The therapist helped her gain body awareness through yoga and meditation. (Terapist, yoga ve meditasyon yoluyla vücut farkındalığını artırmasına yardımcı oldu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.