Availability-Availableness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Availability-Availableness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Availability-Availableness

Availability-Availableness, “müsaitlik, mevcudiyet, elverişlilik” gibi anlamlara gelir.

  1. I checked the availability of the hotel rooms, and there are still some left. (Ben otel odalarının müsaitliğini kontrol ettim, hala birkaçı kalmış.)
  2. The availableness of the product depends on the demand. (Ürünün mevcudiyeti talebe bağlıdır.)
  3. We need to ensure the availability of the necessary resources. (Gerekli kaynakların müsaitliğini sağlamalıyız.)
  4. The availableness of the venue was the main reason we chose it for our event. (Mekanın elverişliliği etkinliğimiz için seçme sebebimizdi.)
  5. The availability of the doctor was limited, so we had to make an appointment in advance. (Doktorun müsaitliği kısıtlıydı, bu yüzden randevu almak zorunda kaldık.)
  6. The availableness of the information is crucial for making the right decision. (Doğru kararı vermek için bilginin mevcudiyeti çok önemlidir.)
  7. The availability of parking spaces is always an issue in the city center. (Otopark alanlarının müsaitliği her zaman şehir merkezinde bir sorundur.)
  8. The availableness of the internet connection in the area is poor. (Bölgedeki internet bağlantısının mevcudiyeti zayıftır.)
  9. The availability of fresh produce is essential for a healthy diet. (Taze ürünlerin müsaitliği sağlıklı bir diyet için önemlidir.)
  10. The availableness of job opportunities is a determining factor in deciding where to live. (İş fırsatlarının mevcudiyeti, nerede yaşayacağımızı belirlemede belirleyici bir faktördür.)
  11. We need to ensure the availableness of safety equipment in case of an emergency. (Acil durumda güvenlik ekipmanlarının mevcudiyetini sağlamalıyız.)
  12. The availability of public transportation makes commuting easier. (Toplu taşımanın müsaitliği işe gidip gelmeyi kolaylaştırır.)
  13. The availableness of natural resources is crucial for economic development. (Doğal kaynakların mevcudiyeti, ekonomik kalkınma için hayati önem taşır.)
  14. The availability of seats for the concert is limited, so we need to buy tickets in advance. (Konsere koltukların müsaitliği sınırlı olduğundan önceden bilet almamız gerekiyor.)
  15. The availableness of skilled workers is a challenge for many companies. (Uzman işçilerin mevcudiyeti birçok şirket için bir zorluktur.)
  16. The availability of affordable housing is a major issue in many cities. (Uygun fiyatlı konutların mevcudiyeti birçok şehirde önemli bir sorundur.)
  17. The availableness of clean water is a basic human right. (Temiz suyun mevc

iyeti temel bir insan hakkıdır.)
18. The availability of parking spaces is limited in this area, so it’s best to use public transportation. (Bu bölgede otopark alanlarının müsaitliği sınırlıdır, bu yüzden toplu taşımayı kullanmak en iyisidir.)

  1. The availableness of volunteers is essential for the success of the event. (Gönüllülerin mevcudiyeti etkinliğin başarısı için önemlidir.)
  2. The availability of the required documents is necessary for applying for a visa. (Vize başvurusu için gerekli belgelerin mevcudiyeti gereklidir.)
  • Müsaitlik, mevcudiyet ve elverişlilik anlamlarına gelen Availability-Availableness kelimesi, birçok alanda kullanılan bir kelimedir.
  • Özellikle iş ve işletme dünyasında, turizm sektöründe, e-ticaret platformlarında, taşımacılık sektöründe sık sık kullanılır.
  • İşletmeler müşterilerine ürünlerinin müsaitliği hakkında bilgi verirken, müşteriler de müsait ürünleri tercih ederek ihtiyaçlarını karşılarlar.
  • İnsanların yaşam kalitesini yükseltmek için mevcudiyetin sağlanması, acil durumlarda güvenliği sağlamak için mevcudiyetin önemi büyüktür.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.