Audition İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Audition İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Audition Nedir?

Audition, bir kişinin veya bir grubun, belirli bir rolü veya pozisyonu elde etmek için performans sergilediği bir sınavdır. Bu genellikle oyuncular, müzisyenler veya dansçılar gibi sanatçıların seçilmesinde kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. I have an audition for the lead role in the school play. (Okul oyunundaki başrol için bir sınava gireceğim.)

2. The actress was nervous before her audition. (Oyuncu, sınavından önce heyecanlıydı.)

3. He auditioned for the role of Romeo in the play. (Oyunda Romeo rolü için sınava girdi.)

4. The band auditioned for the music festival. (Grup, müzik festivali için sınava girdi.)

5. She got the part after her audition. (Sınavından sonra rolü aldı.)

6. The director was impressed with his audition. (Yönetmen, sınavından etkilendi.)

7. They had to audition in front of a panel of judges. (Bir hakim heyeti önünde sınava girmek zorundaydılar.)

8. She has several auditions lined up this week. (Bu hafta için birkaç sınavı var.)

9. He spent all night preparing for his audition. (Sınavına hazırlanmak için tüm gece harcadı.)

10. The audition process can be stressful. (Sınav süreci stresli olabilir.)

11. The singer gave a powerful audition. (Şarkıcı, etkileyici bir sınav verdi.)

12. The auditions are open to anyone who wants to try out. (Sınavlar, denemek isteyen herkese açıktır.)

13. He didn’t get the part, but he learned a lot from the audition. (Rolü alamadı ama sınavdan çok şey öğrendi.)

14. She was surprised to be asked to audition for the lead role. (Başrol için sınava girmesi istendiğinde şaşırdı.)

15. The dance company held auditions for their upcoming production. (Dans şirketi, yaklaşan üretimleri için sınavlar düzenledi.)

16. The audition lasted for hours. (Sınav saatlerce sürdü.)

17. She was disappointed when she didn’t get a call back after her audition. (Sınavından sonra geri arama alamadığında hayal kırıklığına uğradı.)

18. They were impressed with his audition and offered him the part. (Sınavından etkilendiler ve ona rolü teklif ettiler.)

19. The casting director watched dozens of auditions before making a decision. (Yönetmen, karar vermeden önce onlarca sınav izledi.)

20. He had to sing and act during his audition. (Sınavında şarkı söylemeli ve oyunculuk yapmalıydı.)

Devamı:

21. The audition was held in a small room with a piano. (Sınav, piyanolu küçük bir odada yapıldı.)
    
22. She felt relieved after her audition was over. (Sınavı bittikten sonra rahatladı.)
    
23. The company is holding auditions for a new commercial. (Şirket, yeni bir reklam için sınavlar düzenliyor.)
    
24. He was nervous but he nailed his audition. (Heyecanlıydı ama sınavını başarıyla tamamladı.)
    
25. The audition process can be intimidating. (Sınav süreci korkutucu olabilir.)
    
26. The casting director gave him some feedback after his audition. (Yönetmen, sınavından sonra ona geri bildirimde bulundu.)
    
27. She practiced for weeks leading up to her audition. (Sınavına kadar haftalarca pratik yaptı.)
    
28. The band members each had to audition individually. (Grup üyeleri tek tek sınava girmek zorunda kaldılar.)
    
29. He was thrilled when he got the call that he passed his audition. (Sınavını geçtiği haberi geldiğinde çok mutlu oldu.)
    
30. She wore her lucky earrings to her audition. (Sınavına şans getireceğini düşündüğü küpelerini taktı.)

Türkçe Karşılıklar:

1. sınav

2. oyuncu, sanatçı

3. rol

4. müzik grubu

5. rolü almak

6. yönetmen

7. hakim heyeti

8. sınav

9. hazırlanmak

10. stresli

11. etkileyici

12. denemek isteyen herkes

13. öğrenmek

14. başrol

15. prodüksiyon

16. saatlerce sürmek

17. geri arama

18. rol teklifi

19. karar vermek

20. şarkı söylemek ve oyunculuk yapmak

21. küçük oda

22. rahatlamak

23. reklam

24. başarılı olmak

25. korkutucu

26. geri bildirim

27. pratik yapmak

28. tek tek sınava girmek

29. geçmek

30. şanslı küpeler.