
At That Very Moment İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
At That Very Moment Nedir?
At that very moment İngilizce bir ifade olup, tam o an, o sırada, işte o anda anlamına gelir.
Örnek Cümleler:
- At that very moment, I realized I had left my keys at home. (O sırada, anahtarlarımı evde unuttuğumu fark ettim.)
- I was walking down the street when, at that very moment, it started to rain. (Sokakta yürürken, tam o an yağmur başladı.)
- He proposed to me at that very moment, in the middle of the restaurant. (O sırada, restoranın ortasında bana evlenme teklif etti.)
- At that very moment, I heard a loud noise coming from the next room. (Tam o an, yan odadan gürültü geldiğini duydum.)
- At that very moment, I knew I had made a mistake. (Tam o an, bir hata yaptığımı anladım.)
- At that very moment, the sun rose over the horizon. (Tam o an, güneş ufukta doğdu.)
- At that very moment, the phone rang. (Tam o an, telefon çaldı.)
- At that very moment, I saw my old friend walking down the street. (Tam o an, eski arkadaşımı sokakta yürürken gördüm.)
- At that very moment, I realized I had forgotten my wallet at home. (O sırada, cüzdanımı evde unuttuğumu fark ettim.)
- At that very moment, the plane took off. (Tam o an, uçak havalanmaya başladı.)
- At that very moment, I knew I had fallen in love with her. (Tam o an, ona aşık olduğumu anladım.)
- At that very moment, the fireworks started. (Tam o an, havai fişekler başladı.)
- At that very moment, the music began to play. (Tam o an, müzik çalmaya başladı.)
- At that very moment, I realized how much I missed my family. (O sırada, ailemi ne kadar özlediğimi anladım.)
- At that very moment, I saw a shooting star in the sky. (Tam o an, gökyüzünde bir yıldız kayması gördüm.)
- At that very moment, I heard a knock at the door. (Tam o an, kapıda bir tıkırtı duydum.)
- At that
very moment
, the baby started to cry. (Tam o an, bebek ağlamaya başladı.) - At that very moment, I realized I had been walking in the wrong direction. (O sırada, yanlış yöne doğru yürüdüğümü fark ettim.)
- At that very moment, I saw a rainbow in the sky. (Tam o an, gökyüzünde bir gökkuşağı gördüm.)
- At that very moment, I knew I had to make a decision. (O sırada, bir karar vermem gerektiğini anladım.)
Hemen Yorum Yaz