Assessment İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assessment İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assessment

Assessment, değerlendirme anlamına gelir. Bir durumun veya bir kişinin performansının, yeterliliğinin veya başarısının ölçülmesi veya değerlendirilmesi işlemidir.

1. The teacher gave the students an assessment to test their understanding of the lesson. (Öğretmen, öğrencilerin dersi anlama düzeylerini ölçmek için bir değerlendirme verdi.)
2. The company conducted an assessment of its employees’ performance. (Şirket, çalışanlarının performansını değerlendirdi.)
3. I need to do an assessment of my finances to see where I can cut costs. (Mali durumumu değerlendirmem gerekiyor, nerede tasarruf yapabilirim görmek için.)
4. The assessment showed that the patient had a severe allergic reaction to the medication. (Değerlendirme, hastanın ilaca şiddetli bir alerjik reaksiyon gösterdiğini gösterdi.)
5. The school board is conducting an assessment of the district’s curriculum. (Okul yönetim kurulu, ilçenin müfredatını değerlendiriyor.)
6. The assessment revealed that the team needed to work on their communication skills. (Değerlendirme, takımın iletişim becerileri üzerinde çalışması gerektiğini ortaya çıkardı.)
7. The assessment process can be time-consuming but it is necessary to ensure accuracy. (Değerlendirme süreci zaman alıcı olabilir ancak doğruluğu sağlamak için gereklidir.)
8. The government conducts regular assessments of public services to ensure they are meeting the needs of citizens. (Hükümet, vatandaşların ihtiyaçlarını karşıladığından emin olmak için kamu hizmetlerinin düzenli olarak değerlendirmesini yapar.)
9. The assessment results will be used to make decisions about promotions and bonuses. (Değerlendirme sonuçları, terfi ve primlerle ilgili kararlar için kullanılacaktır.)
10. The teacher used a variety of assessment methods to evaluate the students’ learning. (Öğretmen, öğrencilerin öğrenmelerini değerlendirmek için çeşitli değerlendirme yöntemleri kullandı.)
11. The assessment showed that the company’s profits had increased by 20% over the past year. (Değerlendirme, şirketin geçen yıl karının %20 arttığını gösterdi.)
12. The assessment identified areas where the student needed additional support. (Değerlendirme, öğrencinin ek desteğe ihtiyaç duyduğu alanları belirledi.)
13. The assessment process should be fair and unbiased. (Değerlendirme süreci adil ve önyargısız olmalıdır.)
14. The assessment helped the therapist understand the patient’s mental health needs. (Değerlendirme, terapistin hastanın ruh sağlığı ihtiyaçlarını anlamasına yardımcı oldu.)
15. The assessment showed that the new product was not meeting customer expectations. (Değerlendirme, yeni ürünün müşteri beklent

16. The assessment included both objective and subjective measures to ensure a comprehensive evaluation. (Değerlendirme, kapsamlı bir değerlendirme yapmak için hem nesnel hem de öznel ölçütlere sahipti.)
17. The assessment results were used to identify areas of improvement for the team. (Değerlendirme sonuçları, takımın geliştirilmesi gereken alanları belirlemek için kullanıldı.)
18. The assessment process should be transparent and clearly communicated to all stakeholders. (Değerlendirme süreci tüm paydaşlara şeffaf ve açık bir şekilde iletilmelidir.)
19. The assessment revealed that the project was behind schedule and over budget. (Değerlendirme, proje planından geride olduğunu ve bütçenin üzerinde olduğunu ortaya çıkardı.)
20. The assessment helped the student identify their strengths and weaknesses. (Değerlendirme, öğrencinin güçlü ve zayıf yönlerini belirlemesine yardımcı oldu.)

---

Sonuç olarak, assessment kelimesi bir durumun veya bir kişinin performansının, yeterliliğinin veya başarısının ölçülmesi veya değerlendirilmesi işlemi anlamına gelir. Yukarıdaki örnek cümlelerde bu kelime kullanılarak çeşitli bağlamlarda örnekler verildi.