Asleep İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Asleep İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Asleep İle İlgili Cümleler

Asleep, uyuyan ya da uyumuş anlamına gelen bir İngilizce kelime. İşte bu kelimeyle kullanabileceğiniz 20 örnek cümle:

  1. I fell asleep during the movie. (Ben film sırasında uyuya kaldım.)
  2. She was already asleep when I came home. (Ben eve geldiğimde o zaten uyuyordu.)
  3. The baby is finally asleep. (Bebek sonunda uyudu.)
  4. I couldn’t get back to sleep after waking up. (Uyanınca tekrar uyuyamadım.)
  5. He is deeply asleep and won’t wake up easily. (O derin uykuda ve kolayca uyanmayacak.)
  6. The whole town was asleep at midnight. (Tüm kasaba geceyarısı uyuyordu.)
  7. The sound of the rain helped me fall asleep. (Yağmurun sesi uyumama yardım etti.)
  8. I was half asleep during the meeting. (Toplantı sırasında yarı uykulu haldeydim.)
  9. The cat is asleep on the couch. (Kedi kanepe üzerinde uyuyor.)
  10. The train ride made me feel drowsy and I fell asleep. (Tren yolculuğu beni uyuşuk hissettirdi ve uyuyakaldım.)
  11. He looked peaceful and asleep in his bed. (Yatağında huzurlu ve uyuyormuş gibi görünüyordu.)
  12. I was so tired that I fell asleep on the couch. (O kadar yorgundum ki kanepeye uyuyakaldım.)
  13. The book was so boring that it put me to sleep. (Kitap o kadar sıkıcıydı ki beni uyuttu.)
  14. She had a hard time falling asleep without her favorite pillow. (O, en sevdiği yastığı olmadan uyumakta zorlandı.)
  15. The dog is snoring while asleep. (Köpek uyurken horluyor.)
  16. The medication helps me fall asleep quickly. (İlaç benim hızlıca uyumama yardımcı oluyor.)
  17. I was in a deep sleep and didn’t hear the phone ringing. (Ben derin bir uykuda olduğum için telefonun çaldığını duymadım.)
  18. I need to take a nap because I didn’t sleep well last night. (Geçen gece iyi uyuyamadığım için kestirmeye ihtiyacım var.)
  19. She fell asleep in her chair while reading. (O, okurken koltuğunda uyuya kaldı.)
  20. The kids were already asleep by the time we got home. (Biz eve geldiğimizde çocuklar zaten uyumuştu.)
  1. I usually have trouble falling asleep on airplanes. (Ben genellikle uçaklarda uyumakta zorlanırım.)
  2. The sound of the waves crashing on the shore made me fall asleep. (Kıyıya vuran dalgaların sesi beni uyuttu.)
  3. My roommate is still asleep, so I have to be quiet. (Oda arkadaşım hala uyuyor, bu yüzden sessiz olmam gerekiyor.)
  4. The baby was crying, so it was hard for me to fall asleep. (Bebek ağlıyordu, bu yüzden benim uyumam zordu.)
  5. I like to listen to relaxing music before falling asleep. (Uyumadan önce rahatlatıcı müzik dinlemeyi seviyorum.)
  6. The teacher caught me asleep in class. (Öğretmen beni sınıfta uyurken yakaladı.)
  7. I was so exhausted that I fell asleep in my clothes. (O kadar yorgundum ki, kıyafetlerimle uyuyakaldım.)
  8. The baby is finally asleep, so we can have some peace and quiet. (Bebek sonunda uyudu, bu yüzden biraz huzur ve sessizlik olacak.)
  9. I was wide awake until I fell asleep suddenly. (Aniden uyuyana kadar uykusuz kalmıştım.)
  10. The hotel room was so comfortable that I fell asleep immediately. (Otel odası o kadar rahattı ki, hemen uyuya kaldım.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.