Artificiality İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Artificiality İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Artificiality

Artificiality, “insan yapımı” veya “doğal olmayan” anlamına gelir. Bu kelime, genellikle teknoloji ve yapay zeka gibi konularla ilişkilendirilir.

Örnek cümleler:

  1. The artificiality of the plastic flowers was obvious. (Plastik çiçeklerin yapaylığı açıktı.)
  2. The movie relied too much on special effects, which added to its artificiality. (Film, özel efektlere çok fazla güvendi ve bu da yapaylığına katkıda bulundu.)
  3. The scientist was studying the artificiality of intelligence in machines. (Bilim adamı, makinelerdeki yapay zeka konusunu inceliyordu.)
  4. The food tasted like it had been made with artificiality instead of natural ingredients. (Yiyecekler, doğal malzemeler yerine yapay bileşenlerle yapılmış gibi tat veriyordu.)
  5. The town’s architecture had a certain artificiality to it, with its perfectly manicured lawns and symmetrical buildings. (Kasabanın mimarisi, kusursuz şekilde düzenlenmiş çimleri ve simetrik binalarıyla belirli bir yapaylık hissi veriyordu.)
  6. The artist sought to capture the beauty in the artificiality of urban life. (Sanatçı, kentsel yaşamın yapaylığındaki güzelliği yakalamaya çalıştı.)
  7. The artificiality of the robot’s movements made it seem less lifelike. (Robotun hareketlerinin yapaylığı, onu daha az gerçekçi gösterdi.)
  8. The makeup artist used artificiality to create a flawless look for the model. (Makyaj sanatçısı, model için kusursuz bir görünüm yaratmak için yapaylık kullandı.)
  9. The singer’s voice had a certain artificiality to it, which some people found off-putting. (Şarkıcının sesi belirli bir yapaylık taşıyordu ve bazı insanlar bunu rahatsız edici buldu.)
  10. The virtual reality game relied heavily on artificiality to create an immersive experience. (Sanal gerçeklik oyunu, etkileyici bir deneyim yaratmak için büyük ölçüde yapaylıkla güvendi.)
  11. The scientist was concerned about the artificiality of genetically modified organisms. (Bilim adamı, genetik olarak değiştirilmiş organizmaların yapaylığından endişeliydi.)
  12. The new building had a sleek, modern design that some people found appealing, while others criticized its artificiality. (Yeni bina, bazı insanların ilgisini çeken şık, modern bir tasarıma sahipti, ancak diğerleri yapaylığını eleştirdi.)
  13. The artist’s use of artificiality in her paintings was meant to challenge the viewer’s perceptions of reality. (Sanatçının tablolarındaki yapaylığı kullanımı, izleyicinin gerçeklik algısını sorgulamayı amaçlıyordu.)
  14. The android’s artificiality made it difficult for humans to relate to it on an emotional level. (Androidin yapaylı

ğı, insanların duygusal düzeyde onunla ilişki kurmasını zorlaştırdı.)
15. The company was criticized for its artificiality in its marketing campaigns, which lacked authenticity. (Şirket, gerçeklikten yoksun pazarlama kampanyalarıyla yapaylığı eleştiri aldı.)

  1. The actress’s plastic surgery gave her a look of artificiality that some found unappealing. (Oyuncunun estetik ameliyatı, bazıları tarafından çekici olmayan bir yapaylık kazandırdı.)
  2. The city’s attempts to create a “futuristic” atmosphere were criticized for their artificiality. (Şehrin “gelecekçi” bir atmosfer yaratma çabaları, yapaylıkları nedeniyle eleştirildi.)
  3. The debate centered around the artificiality of intelligence and whether machines could truly be considered “thinking” beings. (Tartışma, zeka yapaylığı etrafında döndü ve makinelerin gerçekten “düşünen” varlıklar olarak kabul edilip edilemeyeceği konusunda idi.)
  4. The artist’s use of bright, unnatural colors added to the sense of artificiality in his paintings. (Sanatçının parlak, doğal olmayan renkleri kullanımı, tablolarındaki yapaylık hissine katkıda bulundu.)
  5. The scientific experiment aimed to create a sense of artificiality in a natural environment, to study how organisms would react to the change. (Bilimsel deney, doğal bir ortamda yapaylık hissi yaratmayı amaçladı, organizmaların değişime nasıl tepki vereceğini incelemek için.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.