Archdeacon İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Archdeacon İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Archdeacon Nedir?

Archdeacon, Kilise hiyerarşisinde bir rütbedir ve bir bölgenin piskoposuna yardımcı olan bir papazdır.

  1. The Archdeacon delivered a powerful sermon at the Cathedral. (Arşidekan Katedralde etkili bir vaaz verdi.)
  2. The Bishop appointed a new Archdeacon for the region. (Piskopos bölge için yeni bir arşidekan atadı.)
  3. The Archdeacon was responsible for overseeing the construction of the new church. (Arşidekan yeni kilisenin inşasını denetlemekle sorumluydu.)
  4. The Archdeacon wore his traditional vestments for the ceremony. (Arşidekan tören için geleneksel kıyafetlerini giydi.)
  5. The Archdeacon’s duties included assisting the Bishop with administrative tasks. (Arşidekanın görevleri, piskoposa idari işlerde yardımcı olmayı içeriyordu.)
  6. The Archdeacon was highly respected by the members of his congregation. (Arşidekan, cemaat üyeleri tarafından çok saygı görüyordu.)
  7. The Archdeacon led the procession through the streets of the town. (Arşidekan, şehrin sokaklarından geçen geçit törenini yönetti.)
  8. The Archdeacon gave a warm welcome to the visiting clergy. (Arşidekan, ziyarete gelen din adamlarına sıcak bir karşılama yaptı.)
  9. The Archdeacon blessed the new altar with holy water. (Arşidekan, yeni sunağı kutsal su ile kutsadı.)
  10. The Archdeacon presided over the marriage ceremony. (Arşidekan, evlilik töreninin başkanlığını yaptı.)
  11. The Archdeacon conducted the funeral service for the beloved parishioner. (Arşidekan, sevilen cemaat üyesinin cenaze törenini yönetti.)
  12. The Archdeacon was known for his compassionate and understanding nature. (Arşidekan, merhametli ve anlayışlı yapısıyla tanınıyordu.)
  13. The Archdeacon prayed for the health and well-being of his congregation. (Arşidekan, cemaatinin sağlık ve refahı için dua etti.)
  14. The Archdeacon met with the local community leaders to discuss issues affecting the area. (Arşidekan, bölgeyi etkileyen konuları görüşmek için yerel topluluk liderleriyle bir araya geldi.)
  15. The

Archdeacon’s residence was located near the church. (Arşidekanın ikametgahı kiliseye yakındı.)
16. The Archdeacon was responsible for ensuring that the church services ran smoothly. (Arşidekan, kilise hizmetlerinin sorunsuz bir şekilde yürütülmesinden sorumluydu.)

  1. The Archdeacon was a skilled orator and captivated his audience with his speeches. (Arşidekan, yetenekli bir hatip olarak konuşmalarıyla izleyicilerini etkileyordu.)
  2. The Archdeacon was actively involved in charitable work in the community. (Arşidekan, toplumda hayırseverlik çalışmalarına aktif olarak katılıyordu.)
  3. The Archdeacon was a trusted advisor to the Bishop. (Arşidekan, Piskopos için güvenilir bir danışman olarak hizmet ediyordu.)
  4. The Archdeacon led the parishioners in a prayer for peace and unity. (Arşidekan, cemaati barış ve birlik için bir dua etmeye yönlendirdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.