Anchorless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Anchorless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Anchorless, Türkçe karşılığı “çapa bağı olmayan” olan bir kelime. Bu kelime, bir nesnenin bağlı olduğu veya tutunduğu bir çapa veya sabit nokta olmaksızın hareket edebildiğini ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. The anchorless boat drifted aimlessly in the open sea. (Çapa bağı olmayan tekne açık denizde amaçsızca sürüklendi.)
  2. He felt anchorless and adrift after his divorce. (Boşanmasından sonra kendini çapa bağı olmayan ve kaybolmuş hissetti.)
  3. The dancer’s anchorless movements were mesmerizing. (Dansçının çapa bağı olmayan hareketleri büyüleyiciydi.)
  4. The anchorless balloon floated away into the distance. (Çapa bağı olmayan balon uzaklara doğru uçtu.)
  5. Without a job or any real goals, he felt anchorless and lost. (İşsiz ve gerçek hedefleri olmadan, kendini çapa bağı olmayan ve kaybolmuş hissetti.)
  6. The anchorless ship was tossed around in the stormy seas. (Çapa bağı olmayan gemi fırtınalı denizlerde sallandı.)
  7. After the earthquake, many people felt anchorless and uncertain about their future. (Depremden sonra birçok insan kendini çapa bağı olmayan ve geleceği konusunda belirsiz hissetti.)
  8. The kite soared freely in the sky, anchorless and unencumbered. (Uçurtma gökyüzünde özgürce uçtu, çapa bağı olmayan ve engelsiz.)
  9. She loved the feeling of being anchorless and spontaneous while traveling. (Seyahat ederken çapa bağı olmayan ve spontane olma hissini sevdi.)
  10. The anchorless boat was in danger of crashing into the rocks. (Çapa bağı olmayan tekne kayalara çarpmak tehlikesiyle karşı karşıyaydı.)
  11. The anchorless swing moved back and forth in the gentle breeze. (Çapa bağı olmayan salıncak hafif rüzgarla öne arkaya hareket etti.)
  12. He found it liberating to live an anchorless life, free from societal expectations. (Toplumsal beklentilerden bağımsız çapa bağı olmayan bir yaşam sürmek onun için özgürleştiriciydi.)
  13. The anchorless boat slowly drifted towards the shore. (Çapa bağı olmayan tekne yavaşça kıyıya doğru sürüklendi.)
  14. Without a sense of purpose, she felt anchorless and unsure of herself. (Bir amacı olmadan, kendini çapa bağı olmayan ve kendine güvensiz hissetti.)
  15. The anchorless hot air balloon floated above the city, providing stunning views. (Çapa bağı olmayan sıcak hava balonu şehrin üzerinde uçtu, muhteşem manzaralar sundu.)
  16. The anchorless ship was at the mercy of the wind and waves. (Çapa ba

ğı olmayan gemi rüzgar ve dalgaların merhametine kalmıştı.)
17. She loved the feeling of being anchorless and untethered, free to explore the world. (Dünya’yı keşfetmek için özgür olan, çapa bağı olmayan ve bağlı olmayan hissini sevdi.)

  1. The anchorless raft floated lazily down the river, enjoying the scenery. (Çapa bağı olmayan sal buğulu nehri aşağı doğru sakin bir şekilde süzüldü, manzaranın tadını çıkardı.)
  2. Without a support system, he felt anchorless and alone in the world. (Destek sisteminden yoksun, kendini çapa bağı olmayan ve dünyada yalnız hissetti.)
  3. The anchorless tent flapped wildly in the wind, threatening to collapse. (Çapa bağı olmayan çadır rüzgarda çılgınca sallandı, çökme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.