Amfitiyatro Özellikleri Hakkında Bilgi, Amfitiyatro Nedir
Amfitiyatro (Yunanca amphi: “çepeçevre”), ortasında arena adı verilen bir alan ile bu alanı çevreleyen, eş merkezli olarak dizilmiş oturma yerlerinden oluşan, yuvarlak ya da daha çok elips biçimli, bağımsız yapı. Sözcük “her yanında oturma yerleri bulunan tiyatro” anlamına gelir. Ama mimari bir biçim olarak amfi tiyatro, Eski İtalya ya da Etrüsk Kampanya kökenlidir; bu dönem halklarının hoşlandığı gladyatör oyunları, hayvan güreşleri ya da insanlarla hayvanlar arasındaki güreşler gibi belirli eğlence türlerinin gereklerine göre biçimlenmiştir. Bu tür oyunlar başlangıçta forumda yer alır, izleyiciler için gerektiğinde ahşap tribünler kurulurdu. Günümüze değin ayakta kalan en eski sürekli amfi tiyatro Pompei’dekidir (İÖ y. 80). Arenası kazılarak çevredeki doğal toprak düzeyinin altına indirilmiş bu amfi tiyatro 136 m’ye 104 m boyutlarında taş bir yapıdır ve yaklaşık 20 bin oturma yeri vardır.
Roma’daki büyük Flavius Amfitiyatrosu ya da Colosseum, Vespasianus ve Titus’un imparatorluk dönemlerinde (İS y. 70-82) Neron’un Altın Ev’inin bulunduğu yerde inşa edildi. Bu yapıya Colosseum adı 8. yüzyıldan bir süre sonra, dev boyutları ve yaklaşık 50 bin kişilik kapasitesi nedeniyle verildi.
Verona ve eski Capua’da da (bugün Santa Maria Capua Vetere) büyük Roma amfi tiyatroları vardır. Capua’da 1. yüzyılda yapılmış olan amfi tiyatro 170 m boyu, 140 m eni ve 30 m yüksekliğiyle boyut açısından Colosseum’dan sonra ikinci sırayı alır. İtalya dışında, Fransa’da Nîmes ve Arles’da, Yugoslavya’nın Istria kıyısındaki Pala’da, Afrika’da Thysdrus’ta (el-Cem) amfi tiyatrolar inşa edildi. Bunların arenalarının uzunluğu 60-90 m arasında, genişliği ise 35-60 m arasında değişiyordu.
Roma amfi tiyatrosu, Verona, İtalya
Roma İmparatorluğu’nun tüm eyaletlerinde çeşitli alanlara yayılmış 75’i aşkın Roma amfitiyatrosu kalıntısı bulunmuştur. İngiltere’de en iyi korunmuş Roma amfitiyatrosu Gwent’te Caerleon’dadır. Anadolu’daki Roma kentlerinin çoğunda, tiyatro ile birlikte bulunan stadyumlann bir bölümü arenaya çevrilir ve amfi tiyatro olarak kullanılırdı.
Roma amfitiyatrolarının çoğunda, arenanın altında ayrıntılı ve geniş bir labirent inşa edilirdi. Dekorların bulunduğu media via da içinde olmak üzere tüm geçitler, hayvanlarla dekorları yukarı çıkaran asansör ve makinelerin yer aldığı bölmeler ve gladyatör odalan, çeşitli üst kapaklarla yukarıdaki arenaya bağlanacak biçimde ustaca yerleştirilirdi. Bu arena çevresinde ise üstünde metal kafes bulunan yüksek bir duvarın ayırdığı izleyici oturma yerleri yükselirdi. İzleyici yerleri, amfi tiyatroyu çepeçevre dolanan geçitlerle çeşitli bölümlere (maeniana) ayrılmıştı. En alt bölüm olan podyumda, imparator ve maiyetinin özel locası vardı; bu locanın tam karşısındaki podyum bölümünde ateş tanrıçasının rahibeleri; konsüller, yargıçlar, elçiler, rahipler ve öteki seçkin konuklar otururdu. Birinci galerinin geri kalan bölümü ise senatörlere ve süvarilere aitti. İkinci galeri patricilere, üçüncü galeri pleblere, en yukardaki dördüncü galeri ise kadınların localarına ayrılmıştı. Denizcilerin gerip ayarladığı bir tente (velum ya da velarium) seyircileri güneşten korurdu. Galerilerin her biri, çok sayıdaki çıkışlara (vomitorium) ulaşan ışınsal geçitlerle (cuneus) dilim dilim bölümlere ayrılırdı.
Günümüzde amfitiyatro sözcüğünün, örneğin Londra’daki Albert Hail ya da New York’taki eski ve yeni Madison Square Garden gibi, merkezdeki alanı oturma yerleriyle çevrili tiyatro ya da konser salonlan için de kullanıldığı olur. Sözcük, atletizm yanşmalannın yapıldığı stadyum anlamına da gelebilir.
Gerek eski, gerek görece yeni olan (örn. Chicago’daki Soldier Field) açık hava amfitiyatrolan bugün de spor etkinlikleri ve çeşitli eğlence türleri için kullanılmaktadır. Ama 20. yüzyıl ortalarından sonra bu yapılar, üstü kapalı büyük stadyumlar biçimine dönüşmüştür. Amfitiyatro Nedir konusu ve Amfitiyatroların özellikleri ve tarihi hakkında bilgiler verdik.
Hemen Yorum Yaz