Ambassador İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ambassador İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ambassador Nedir?

Ambassador kelimesi Türkçe’de elçi anlamına gelir. Bu kişi bir ülkenin başka bir ülkeye gönderdiği resmi temsilcidir. Elçi, diplomatik ilişkiler kurmak, geliştirmek ve sürdürmek için görevlendirilir.

Örnek Cümleler:

1. The ambassador of France gave a speech at the United Nations conference. (Fransa’nın elçisi Birleşmiş Milletler konferansında bir konuşma yaptı.)
2. The Japanese ambassador met with the president of the United States to discuss trade agreements. (Japon elçi, ticaret anlaşmaları hakkında konuşmak için Amerika Birleşik Devletleri başkanıyla buluştu.)
3. The ambassador of Spain hosted a dinner for foreign diplomats. (İspanya elçisi, yabancı diplomatlar için bir yemek düzenledi.)
4. The new ambassador to Russia presented his credentials to the Russian president. (Rusya’ya yeni atanan elçi, Rusya başkanına akreditasyon belgelerini sundu.)
5. The ambassador of Italy attended the cultural festival in China. (İtalya’nın elçisi, Çin’deki kültür festivaline katıldı.)
6. The ambassador of Mexico visited a school to promote cultural exchange. (Meksika’nın elçisi, kültürel değişimleri teşvik etmek için bir okulu ziyaret etti.)
7. The British ambassador spoke to the media about the country’s position on Brexit. (İngiltere’nin elçisi, Brexit konusunda ülkenin duruşunu medyaya anlattı.)
8. The ambassador of Germany met with the prime minister of Canada to discuss climate change. (Almanya elçisi, iklim değişikliği konusunda konuşmak için Kanada başbakanıyla buluştu.)
9. The ambassador of India organized an event to celebrate the country’s independence day. (Hindistan’ın elçisi, ülkenin bağımsızlık gününü kutlamak için bir etkinlik düzenledi.)
10. The ambassador of Brazil participated in a panel discussion on economic development. (Brezilya’nın elçisi, ekonomik kalkınma konusunda bir panel tartışmasına katıldı.)
11. The Russian ambassador was expelled from the United States after allegations of election interference. (Rusya’nın elçisi, seçimlere müdahale iddiaları nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri’nden sınırlandırıldı.)
12. The ambassador of Turkey met with the foreign minister of France to discuss the situation in Syria. (Türkiye’nin elçisi, Suriye’deki durum hakkında konuşmak için Fransa dışişleri bakanıyla buluştu.)
13. The ambassador of South Africa visited a refugee camp to assess the humanitarian situation. (Güney Afrika’nın elçisi, insani durumu değerlendirmek için bir mülteci kampını ziyaret etti.)
14. The Chinese ambassador delivered a speech on international cooperation at a university. (Çin’in elçisi, bir üniversitede

uluslararası işbirliği konusunda bir konuşma yaptı.)
15. The ambassador of Canada attended a ceremony to commemorate the victims of a terrorist attack. (Kanada’nın elçisi, bir terör saldırısında hayatını kaybedenleri anmak için bir törene katıldı.)

16. The French ambassador organized a film festival to showcase French cinema. (Fransa’nın elçisi, Fransız sinemasını sergilemek için bir film festivali düzenledi.)
17. The ambassador of Egypt met with the king of Saudi Arabia to discuss regional security. (Mısır’ın elçisi, bölgesel güvenlik konusunda konuşmak için Suudi Arabistan kralıyla buluştu.)
18. The American ambassador donated books to a local library as part of a cultural exchange program. (Amerika’nın elçisi, bir kültürel değişim programının bir parçası olarak yerel bir kütüphaneye kitap bağışında bulundu.)
19. The Spanish ambassador presented a proposal to the European Union regarding immigration policy. (İspanya’nın elçisi, göç politikası hakkında bir teklif sunmak için Avrupa Birliği’ne bir sunum yaptı.)
20. The ambassador of Japan hosted a tea ceremony to introduce Japanese culture to local dignitaries. (Japon elçi, yerel yetkililere Japon kültürünü tanıtmak için bir çay seremonisi düzenledi.)