Altruism İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Altruism İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Altruism

Altruism, bir kişinin başka bir kişi veya gruptaki bireylerin refahını veya faydasını öncelikli tutma davranışıdır.

Örnek cümleler:

1. Altruism is a noble quality that is admired by many people. (Altruizm, birçok insan tarafından hayranlıkla karşılanan asil bir özelliktir.)
2. The volunteer’s altruistic behavior was very inspiring. (Gönüllünün altruistik davranışı çok ilham vericiydi.)
3. It takes altruism to donate blood to someone in need. (İhtiyacı olan birine kan bağışlamak için altruizm gereklidir.)
4. Altruism is the opposite of selfishness. (Altruizm, bencilliğin zıttıdır.)
5. The millionaire’s altruistic donation to the charity made a huge impact. (Milyarderin hayır kurumuna yaptığı altruistik bağış büyük bir etki yarattı.)
6. She showed her altruistic side by always putting others first. (Diğerlerini her zaman öncelikli tutarak altruistik yanını gösterdi.)
7. The firefighter’s altruistic act saved the lives of many people. (İtfaiyecinin altruistik hareketi birçok insanın hayatını kurtardı.)
8. Altruism is important for building strong communities. (Güçlü toplumlar oluşturmak için altruizm önemlidir.)
9. The young boy’s altruistic behavior towards his classmates earned him the respect of his teachers. (Sınıf arkadaşlarına karşı sergilediği altruistik davranışlar ona öğretmenlerinin saygısını kazandırdı.)
10. The philanthropist’s altruistic contributions to education have impacted many young lives. (Hayırseverin eğitime yaptığı altruistik katkılar birçok genç yaşamı etkiledi.)
11. She made an altruistic decision to donate her kidney to her friend. (Arkadaşına böbreğini bağışlamak için altruistik bir karar verdi.)
12. Altruism is the foundation

of many charitable organizations around the world. (Dünya genelinde birçok hayırsever kuruluşun temeli altruizm üzerine kuruludur.)
13. The soldier’s altruistic sacrifice for his country will never be forgotten. (Askerin ülkesi için yaptığı altruistik fedakarlık asla unutulmayacak.)

14. His altruistic nature led him to pursue a career in social work. (Onun altruistik doğası onu sosyal çalışma alanında kariyer yapmaya yönlendirdi.)
15. The company’s altruistic policies helped to improve the lives of its employees. (Şirketin altruistik politikaları, çalışanlarının hayatını iyileştirmeye yardımcı oldu.)
16. She volunteered her time out of altruism, without expecting anything in return. (Karşılık beklemeden zamanını altruizm gereği gönüllü olarak harcadı.)
17. The organization’s altruistic efforts to provide clean water to impoverished communities is making a significant impact. (Fakir toplumlara temiz su sağlamak için yapılan kuruluşun altruistik çabaları önemli bir etki yaratıyor.)
18. The doctor’s altruistic decision to work in a remote, underprivileged area is admirable. (Doktorun uzak, dezavantajlı bir alanda çalışmak için verdiği altruistik karar takdire şayan.)
19. We can all make a difference in the world by practicing altruism in our daily lives. (Günlük hayatımızda altruizm uygulayarak hepimiz dünyada fark yaratabiliriz.)
20. The young girl’s altruistic act of donating her hair to a cancer patient touched many hearts. (Kanser hastasına saçlarını bağışlayarak yaptığı altruistik hareket, birçok insanın kalbini dokundu.)