Adverse İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Adverse İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Adverse

Adverse, olumsuz, zararlı, ters etkili anlamlarına gelir. Bu kelime İngilizce dilinde sıklıkla kullanılır. İşte adverse kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

1. The adverse weather conditions prevented the flight from taking off. (Olumsuz hava koşulları, uçuşun kalkmasını engelledi.)
2. The company suffered adverse effects after the new law was passed. (Yeni kanunun çıkmasından sonra, şirket olumsuz etkiler yaşadı.)
3. The patient had an adverse reaction to the medication. (Hasta ilaca olumsuz tepki verdi.)
4. The company’s profits were adversely affected by the economic downturn. (Ekonomik durgunluk, şirketin karlarını olumsuz etkiledi.)
5. The adverse publicity damaged the reputation of the company. (Olumsuz reklam, şirketin itibarını zedeledi.)
6. The medication had several adverse side effects. (İlaç birkaç olumsuz yan etkiye sahipti.)
7. The company faced adverse conditions in the market. (Şirket piyasada olumsuz koşullarla karşı karşıya kaldı.)
8. The adverse economic conditions made it difficult for the company to operate. (Olumsuz ekonomik koşullar, şirketin işletmesini zorlaştırdı.)
9. The adverse weather conditions caused a lot of damage to the crops. (Olumsuz hava koşulları, ürünlere çok zarar verdi.)
10. The athlete suffered from adverse effects of the performance-enhancing drug. (Sporcu performans arttırıcı ilacın olumsuz etkilerinden muzdaripti.)
11. The adverse comments from the critics affected the movie’s box office performance. (Eleştirmenlerin olumsuz yorumları, filmin gişe performansını etkiledi.)
12. The adverse reaction to the new policy was unexpected. (Yeni politikaya olumsuz tepki beklenmedikti.)
13. The adverse conditions in the workplace caused many employees to quit. (İşyerindeki olumsuz koşullar, birçok çalışanın işten ayrılmasına neden oldu.)
14. The adverse effects of pollution on the environment are well-documented. (Kirliliğin çevre üzerindeki olumsuz etkileri iyi belgelenmiştir.)
15. The adverse market conditions led to a decrease in sales. (Piyasadaki olumsuz koşullar, satışların azalmasına neden oldu.)
16. The adverse effects of smoking on health are widely known. (Sigaranın sağlık üzerindeki olumsuz etkileri yaygın olarak bilinmektedir.)
17. The adverse weather conditions made it difficult for the rescue team to reach the stranded hikers. (Olumsuz hava koşulları, mahsur kalan yürüyüşçülere ulaşmayı zorlaştırdı.)
18. The company faced adverse consequences for violating the safety regulations. (Şirket, güvenlik düzenlemelerini ihlal ettiği için olumsuz sonuçlarla karşı karşıya k

19. The adverse reaction to the new product caused a recall. (Yeni ürüne olumsuz tepki, geri çağırma yapılmasına neden oldu.)
20. The company took measures to mitigate the adverse impact of the pandemic on its operations. (Şirket, pandeminin işletmelerine olumsuz etkisini azaltmak için önlemler aldı.)

Not: Türkçe karşılıkların, örnek cümlelerin sonunda parantez içinde verilmesi gerektiğini hatırlatırız.