Accusation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Accusation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Accusation Nedir?

Accusation, suçlama veya itham etme anlamına gelir. Bir kişinin bir suçla ilgili olarak suçlanması veya suçlanmasıdır.

1. She made a false accusation against him.
   
   O, hakkında yanlış bir suçlama yaptı.

2. The accusation proved to be unfounded.
   
   Suçlama temelsiz olduğu kanıtlandı.

3. The police arrested him on the basis of an accusation made by his neighbor.
   
   Polis, komşusu tarafından yapılan bir suçlama temelinde onu tutukladı.

4. The accusation had a serious impact on his reputation.
   
   Suçlama, onun reputasyonu üzerinde ciddi bir etki yaptı.

5. She vehemently denied the accusation.
   
   O, suçlamayı şiddetle reddetti.

6. He was cleared of all accusations.
   
   O, tüm suçlamalardan aklanmıştı.

7. The accusation was based on circumstantial evidence.
   
   Suçlama, şüpheli delillere dayanıyordu.

8. The company is facing accusations of fraud.
   
   Şirket, dolandırıcılık suçlamalarıyla karşı karşıya.

9. The accusation was made without any proof.
   
   Suçlama, herhangi bir kanıt olmaksızın yapıldı.

10. He was forced to resign due to the accusation against him.
    
    Ona yöneltilen suçlama nedeniyle istifa etmek zorunda kaldı.

11. The accusation caused a lot of stress for him and his family.
    
    Suçlama, onun ve ailesinin çok stres yaşamasına neden oldu.

12. The accusation was politically motivated.
    
    Suçlama, siyasi bir motivasyonla yapılmıştı.

13. She filed an accusation of harassment against her boss.
    
    O, patronuna cinsel taciz suçlamasıyla dava açtı.

14. He was angry at the false accusation made against him.
    
    Yapılan yanlış suçlamadan dolayı çok sinirlendi.

15. The accusation was seen as an attempt to discredit him.
    
    Suçlama, onu itibarsızlaştırmak için bir girişim olarak görüldü.

16. The accusation was completely baseless.
    
    Suçlama tamamen temelsizdi.

17. The accusation caused a media frenzy.
    
    Suçlama, bir medya çılgınlığına neden oldu.

18. He was found guilty of the accusation.
    
    O, suçlama nedeniyle suçlu bulundu.

19. The accusation had serious legal consequences.
    

Suçlama ciddi yasal sonuçlara neden oldu.

20. She was outraged by the accusation and demanded an apology.
    
    Suçlamadan çok sinirlendi ve özür talep etti.