A Set Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

A Set Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

A Set Of İle İlgili Cümleler

Anlamı: “A set of” İngilizce bir deyimdir ve “bir grup, bir dizi, bir takım” gibi anlamlara gelir.

  1. I bought a set of new dishes for the kitchen. (Mutfak için yeni bir takım tabaklar aldım.)
  2. She has a set of antique teacups that she inherited from her grandmother. (Büyükannesinden miras kalan antika çay bardağı takımı var.)
  3. The library has a set of rare books that can only be viewed by appointment. (Kütüphane, sadece randevu ile görülebilen nadir kitaplardan oluşan bir takıma sahip.)
  4. The museum is displaying a set of ancient artifacts from Egypt. (Müze, Mısır’dan gelen antik eserlerden oluşan bir sergi açıyor.)
  5. He owns a set of expensive golf clubs that he uses every weekend. (Her hafta sonu kullandığı pahalı golf sopalarından oluşan bir takımı var.)
  6. The company provided us with a set of new computers for the office. (Şirket, ofis için bize yeni bilgisayar takımı sağladı.)
  7. My friend has a set of matching luggage for her travels. (Arkadaşım, seyahatleri için uyumlu bir valiz takımı var.)
  8. The artist painted a set of portraits for the gallery exhibit. (Sanatçı, galeri sergisi için bir portre takımı resmetti.)
  9. We received a set of instructions for the new assembly equipment. (Yeni montaj ekipmanı için bir talimat takımı aldık.)
  10. The orchestra played a set of classical music for the concert. (Orkestra, konser için klasik müzik takımı çaldı.)
  11. The teacher gave us a set of math problems to solve for homework. (Öğretmen, ev ödevi olarak çözmemiz için bir matematik problem takımı verdi.)
  12. The hotel provides a set of toiletries for guests in each room. (Otel, her odada konuklar için bir banyo malzemesi takımı sağlar.)
  13. The chef prepared a set of appetizers for the dinner party. (Şef, akşam yemeği partisi için bir atıştırmalık takımı hazırladı.)
  14. The museum has a set of dinosaur skeletons on display in the main exhibit hall. (Müze, ana sergi salonunda sergilenen dinozor iskeletlerinden oluşan bir takıma sahip.)
  15. The company created a set of marketing materials for the new product launch. (Şirket, yeni ürün lansmanı için bir pazarlama materyali takımı oluşturdu.)
  16. The interior designer chose a set of matching curtains and pillows for the living room. (İç mimar, oturma odası için uyumlu bir perde ve yastık takımı seçti.)
  17. The photographer took a set of family portraits for their holiday card. (Fotoğrafçı, tatil kartları için aile portreleri takımı çekti.)
  18. The band played a set

of their greatest hits at the music festival. (Grup, müzik festivalinde en büyük hitleri içeren bir takım çaldı.)
19. The dance troupe performed a set of traditional dances from around the world. (Dans grubu, dünyanın çeşitli yerlerinden gelen geleneksel danslardan oluşan bir takım performans sergiledi.)

  1. The scientist conducted a set of experiments to test the new hypothesis. (Bilim insanı, yeni hipotezi test etmek için bir dizi deney yaptı.)

Türkçe karşılıkları:

  • bir takım
  • antika çay bardağı takımı
  • nadir kitaplar takımı
  • antik eserler takımı
  • golf sopaları takımı
  • yeni bilgisayar takımı
  • uyumlu valiz takımı
  • portre takımı
  • talimat takımı
  • klasik müzik takımı
  • matematik problem takımı
  • banyo malzemesi takımı
  • atıştırmalık takımı
  • dinozor iskeletleri takımı
  • pazarlama materyali takımı
  • uyumlu perde ve yastık takımı
  • aile portreleri takımı
  • hit parçalar takımı
  • geleneksel danslar takımı
  • deney takımı

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.