İmpervious To İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İmpervious To İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Impervious To Nedir?

Impervious to kelimesi, bir şeyin nüfuz edilemez veya geçirgen olmadığını ifade eder.

Örnek Cümleler:

  1. She wore a coat that was impervious to the cold. (Soğuğa geçirgen olmayan bir ceket giydi.)
  2. The new material is impervious to water. (Yeni malzeme suya nüfuz etmez.)
  3. His attitude was impervious to criticism. (Tutumu eleştirilere karşı geçirgen değildi.)
  4. The fortress was impervious to enemy attacks. (Kale düşman saldırılarına karşı geçirgen değildi.)
  5. The CEO was impervious to the employee’s complaints. (CEO, çalışanların şikayetlerine karşı duyarsızdı.)
  6. The building’s roof was impervious to rain. (Binanın çatısı yağmura karşı nüfuz etmezdi.)
  7. His skin was impervious to the sun’s harmful rays. (Cildi güneşin zararlı ışınlarına karşı geçirgen değildi.)
  8. The company’s reputation was impervious to scandal. (Şirketin itibarı skandallara karşı geçirgen değildi.)
  9. The politician was impervious to public opinion. (Politikacı halkın görüşlerine karşı duyarsızdı.)
  10. The army tank was impervious to small arms fire. (Ordu tankı küçük silah ateşine karşı geçirgen değildi.)
  11. The castle’s walls were impervious to cannon fire. (Kale duvarları top ateşine karşı nüfuz edilmezdi.)
  12. The virus was impervious to antibiotics. (Virüs antibiyotiklere karşı geçirgen değildi.)
  13. The spy was impervious to interrogation. (Ajan sorgulamalara karşı geçirgen değildi.)
  14. The diamond was impervious to scratches. (Elmas çizilmelere karşı geçirgen değildi.)
  15. The CEO’s decision was impervious to employee input. (CEO’nun kararı çalışanların görüşlerine karşı duyarsızdı.)
  16. The magician’s trick was impervious to detection. (Sihirbazın hilesi tespit edilemezdi.)
  17. The athlete’s focus was impervious to distractions. (Sporcu odaklanması dikkat dağıtıcı faktörlere karşı geçirgen değildi.)
  18. The bank’s security system was

impervious to hacking attempts. (Bankanın güvenlik sistemi hack girişimlerine karşı geçirgen değildi.)
19. The mountain was impervious to erosion. (Dağ erozyona karşı nüfuz edilemezdi.)

  1. The superhero’s suit was impervious to bullets. (Süper kahramanın kostümü kurşunlara karşı geçirgen değildi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.