Çok fazla yemek yemek sağlığa zararlı mı faydalı mı, çok çeşit ve fazla yemek yeme sağlığı nasıl etkiler
CAN BOĞAZDAN GELİR Mİ ?
Anadolu’da yaygın bir kanı vardır. Eskiden beri tüberküloz, kansızlık, raşitizm denilen kemik hastalığı ye sıtma öylesine büyük ölümlere sebep olmuştur ki, bütün bunların gıdasızlığa bağlı olduğu fikri herkesin kafasına öylesine yerleşmiştir ki: “Can boğazdan gelir” deyimi her evde kullanılır olmuştur. Uzun zaman bütün dünyada durum böyle idi. Avrupa ve Amerika devamlı olarak bol tereyağı, süt ve gıda almanın gereğine inanıyor ve mümkün olduğu kadar bol yemek yemenin sıhhati koruyacağı fikri, işlenip gidiyordu. Dengeli ve bilgili beslenme fikri ancak I. Dünya Savaşı’ndan sonra gelişmeye başladı. II. Dünya Savaşı’ndan sonra tıbbi bilgilerin artmasıyla bu fikir yaygın hale geldi. Bugün çok gıda değil, yeteri kadar gıda, herhangi bir gıda değil, bilinerek yenen gıda devamlı istirahat değil, mümkün olduğu kadar istirahat ve spor fikri, bütün medeni dünyayı sarmış bulunmaktadır. Vaktiyle bütün Avrupa’yı kırıp geçiren enfluenza (grip) salgınından en az zarar gören Danimarka’nın beslenme yönünden özel ve bilgili durumunun bu önlemede büyük rolü olduğu anlaşılmıştır. Bu müşahadelerden sonra Amerika’da özel beslenme okulları açılmaya başlandı. Özel beslenme, bilerek beslenme, zamanla hastalığa yakalanmamanın ilk çaresi olarak zihinlere yerleşmeye başladı. Dengeli ve bilgili bir beslenme ile dengeli bir istirahat ve spor kavramı henüz bizim toplulumuza mal olmuş değildir. Önümüzdeki yıllarda üniversitelerimizin bu konuya daha ilmi yönüyle eğileceğini ve devletin halkı aydınlatacak biçimde organize olacağını ümit etmek istiyoruz. Bugün bilinmeden beslenmeye tabi tutulan kimselerin pek çoğunun kısa bir araştırma ile bu beslenme hatalarının o günkü hastalıklarına sebep olduğunu açıkça bilmekteyiz.
Sağlığının iyi olduğunu öne sürenlerin pek çoğu sağlığın ne olduğunu pek bilmezler. Pek çoklarına göre zayıf olmamak sağlık belirtisidir. Birçokları da zinde ve enerjik oluşlarını sağlıklarının bir delili sayarlar. Dengeli beslenme, bilgili beslenme, dengeli bir istirahat ve spor sağlığın sihirli bir anahtarıdır. Bugün tıbbın kanser ve benzeri hastalıklar hakkında bilgisi henüz yeterli değildir. Son zamanlarda gelişen “Immunité” ve “Otoimmun” hastalıklarla ilgili bilgiler kanserin de bir nevi muafiyet azlığından ileri geldiği kanısını uyandırmaktadır. Her gün yıkılan ve tekrar tamir edilen hücrelerin normal yoldan sapıp kanserleşmeleri nasıl bazı bünyelerde önlenebiliyor ve bazılarında önlenemeyip kanserleşmeleri meydana gelebiliyorsa bunların önlenebilmesi için, vücudun yine sağlıklı ve dengeli bir beslenmeye tabi olması lüzumu inancındayız. Yani gelecekte yeni araştırıcılar beslenme kusurlarıyla vücudun güçsüzlendiğini ve bu güçsüzlüğün kanser ve benzeri hastalıklarda da rolü olabileceğini şüphesiz araştıracaklardır. Bugün için hayal olan bu düşüncenin yarın, hakikat olması pekâlâ mümkündür. O halde can boğazdan gelir fikri geniş anlamıyla doğru değildir. Bu boğaz bilinerek kullanılır, yeteri kadar alır ve lüzumsuzu almazsa ancak, o zaman için can boğazdan gelir terimi kullanılabilir. Son zamanların araştırmaları, şişman insanların iş gücünün daha az olduğunu, aha az verimli olduklarını zekâ ve hafızalarının daha çabuk yorulduğunu göstermiştir. Tarihte Babıali kaleminde çalışanların bir akşam önceki yediği yemekleri arkadaşlarına saatlerce ballandıra ballandıra anlattıklarım hep okumuşuzdur. Yemek yeme her türlü düşünce ve zevkin üstüne çıkmaktadır ki, sade yemek anında değil, ondan önce ve sonra da düşünceler bu noktada toplanıp kalmaktadır. Pek çok kadının kafasında erkeğin kalbine midesinden girilir fikrinin yerleşmesinin sebebi de bu kötü alışkanlıklardır.
Hemen Yorum Yaz