Taş Altında Olmasın da Dağ Ardında Olsun Atasözü ile İlgili Kompozisyon
Atasözünün Anlamı
“Atasözü” kelimesi, atalarımız tarafından nesilden nesile aktarılan, içinde derin anlamlar barındıran söz öbeklerine denir. Türk kültüründe önemli bir yeri olan atasözleri, yaşamımızın her alanında karşımıza çıkar.
“Taş altında olmasın da dağ ardında olsun” atasözü de bu söz öbeklerinden biridir. Bu atasözü, bir kişinin zarar görmemesi için uğraşılması gerektiğini anlatır. Ancak, bu zararın göz önünde olması daha iyidir çünkü en azından alınabilecek önlemler alınabilir.
Kompozisyon 1
“Taş Altında Olmasın da Dağ Ardında Olsun” Atasözü
“Atasözleri”, toplumumuzun ortak değerlerini yansıtan söz öbekleridir. Bu atasözü de toplumumuzun “önceden tedbir almak” anlayışını yansıtır. Buna göre, bir tehlike karşısında önceden tedbir alınması gerekir. Ancak bazen, tehlike karşısında alınabilecek önlemler yetersiz kalabilir. İşte bu noktada, “taş altında olmasın da dağ ardında olsun” atasözü devreye girer.
Bu atasözü, bir tehlike karşısında uğranılacak zararın, en azından göz önünde olması gerektiğini anlatır. Böylece, uğranılacak zararın büyüklüğüne göre önlem alınabilir. Örneğin, bir işyerinde hırsızlık yapılmışsa, işyeri sahibi bu durumu hemen polise bildirerek önlem alabilir. Ancak, işyeri sahibi hırsızlığı fark etmezse, hırsız tekrar işyerine gelebilir ve daha büyük zararlar verebilir.
Bu nedenle, “taş altında olmasın da dağ ardında olsun” atasözü, bir durumda önceden tedbir alınması gerektiğini ama alınmadığı durumlarda, zararın en azından göz önünde olması gerektiğini anlatır.
Kompozisyon 2
“Atasözleri” Hayatımızın Her Alanında Karşımıza Çıkar
“Atasözleri”, Türk kültürünün önemli değerlerinden biridir. Yaşamımızın her alanında karşımıza çıkan atasözleri, toplumumuzun düşünce yapısını yansıtır. Bu atasözlerinden biri de “taş altında olmasın da dağ ardında olsun” atasözüdür.
Bu atasözü, hayatımızın her alanında karşımıza çıkabilecek tehlikeler için önceden tedbir alınması gerektiğ
ancak alınmadığı durumlarda, zararın en azından göz önünde olması gerektiğini anlatır. Örneğin, bir işyeri sahibi, hırsızlık yapılmaması için güvenlik kamerası takabilir. Bu önlem sayesinde, hırsızlık yapılması engellenebilir veya hırsız yakalanabilir. Ancak, işyeri sahibi bu önlemi almadıysa ve hırsızlık yapıldıysa, işyeri sahibi hırsızlığı fark ettiği zaman hemen polise bildirerek, daha büyük zararların oluşmasını önleyebilir.
Bu atasözü, sadece iş hayatında değil, aynı zamanda sosyal hayatta da geçerlidir. Örneğin, bir arkadaş grubunda bir kişi diğerlerine karşı bir yanlışlık yaparsa, diğer arkadaşlar bu durumu fark etmeli ve gerekli önlemleri almalıdır. Böylece, yanlışlık yapan kişi tekrar aynı davranışı sergilemez.
Sonuç olarak, “taş altında olmasın da dağ ardında olsun” atasözü, hayatımızın her alanında karşımıza çıkabilecek tehlikeler için önceden tedbir alınması gerektiğini ama alınmadığı durumlarda, zararın en azından göz önünde olması gerektiğini anlatır. Bu nedenle, bu atasözü, yaşamımızda önemli bir yere sahiptir ve her zaman hatırlanması gereken önemli bir öğüttür.
Taş altında olmasın da dağ ardında olsun atasözü, genellikle bir şeyin yerinin önemi hakkında söylenir. Bu atasözü, bir şeyin nerede olduğu değil, ne olduğuyla ilgilidir. Yani bir şey, nerede olursa olsun önemlidir. Önemli olan, içinde bulunduğu durum ve özellikleridir.
Bu atasözü, hayatımızın birçok alanında geçerlidir. Örneğin, okulda veya iş yerindeki başarımız, nerede olduğumuzla değil, ne yaptığımızla ilgilidir. Eğer bir öğrenciyseniz, okulun en başarılı ve zeki öğrencisi olarak biliniyorsanız, bu sadece yerinizin önemli olduğunu göstermez. Bu, sıkı çalışmanız ve azminiz sayesinde elde ettiğiniz bir başarıdır.
Ben de bir öğrenci olarak, bu atasözünü kendime hatırlatıyorum. Herhangi bir konuda başarılı olmak için, sadece yerimin önemli olmadığını biliyorum. Benim başarım, sadece yerimle değil, çabalarımla ilgilidir.
Bu arada, bu yazıyı hazırlayan kişiye de teşekkür etmek istiyorum. Bu yazı, benim ödevime büyük bir yardım sağladı. Eğer her öğrenci bu kadar başarılı bir şekilde ödevlerini yapabilseydi, sınıfta hepimiz birbirimizi kıskandırırdık.