Sonradan Gelen Devlet Devlet Değildir Atasözü ile İlgili Kompozisyon
Atasözünün Anlamı
“Atasözü” kelimesi, halk arasında dilden dile aktarılan, öğüt niteliğindeki sözleri ifade eder. Bu sözler genellikle deneyimlerden yola çıkarak oluşmuş ve bir toplumun kültürel mirası olarak kuşaktan kuşağa aktarılmaktadır. “Sonradan gelen devlet devlet değildir” atasözü de bu öğüt niteliğindeki sözlerden biridir.
Bu atasözü, bir devletin sahip olduğu gücün ve saygınlığın, kısa sürede kazanılamayacağını ifade eder. Yani bir devletin, uzun yıllar boyunca biriktirdiği deneyimler, kazandığı saygınlık, güç ve itibar, kolayca bir başka devlet tarafından elde edilemez. Bu nedenle, “sonradan gelen devlet”lerin, yani kısa bir sürede oluşan, köklü bir geçmişi olmayan devletlerin, gerçek bir devlet sayılamayacaklarını belirtir.
Kompozisyon #1: Tarihten Örnekler
Tarihte pek çok örnek, “sonradan gelen devlet”lerin kısa ömürlü olduğunu gösterir. Bu devletlerin, tarihin sayfalarında yerlerini uzun süre koruyamadıkları ve güçlü devletler tarafından kolayca fethedildikleri görülmektedir.
Örneğin, Roma İmparatorluğu, dünya tarihinin en güçlü devletlerinden biriydi. Roma İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra, pek çok “sonradan gelen devlet” ortaya çıktı. Ancak bu devletlerin hiçbiri, Roma’nın sahip olduğu gücü ve saygınlığı elde edemedi. Ayrıca, Orta Çağ’da Avrupa’da ortaya çıkan pek çok küçük devlet de benzer şekilde kısa süre içinde varlıklarını sürdüremedi ve güçlü devletler tarafından fethedildi.
Bu nedenle, “sonradan gelen devlet devlet değildir” atasözü, tarihten gelen bir öğüt niteliğindedir. Tarihte yaşananlardan öğrenerek, yeni devletlerin uzun süreli ve kalıcı olmaları için gerekenleri yapmaları önemlidir.
Kompozisyon #2: Geçerliliği Günümüzde de Devam Ediyor
“Atasözleri”, geçmişte yaşanan deneyimlerden yola çıkarak ortaya çıkmıştır. Ancak bu öğüt niteliğindeki sözler, günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. “Sonradan gelen devlet devlet değildir” atasözü de
günümüzde de hala geçerli bir öğüttür.
Günümüzde de pek çok “sonradan gelen devlet” ortaya çıkmaktadır. Özellikle son yıllarda, Afrika ve Asya gibi kıtalarda, yeni devletlerin kurulduğu ve var olan devletlerin bölündüğü görülmektedir. Ancak bu devletlerin sahip olduğu güç ve saygınlık, uzun yıllar boyunca biriktirilen deneyimler, kültürel birikim ve ekonomik güç gibi faktörlere bağlıdır.
Bu nedenle, “sonradan gelen devlet”lerin, kısa sürede köklü bir geçmiş oluşturamayacakları ve gerçek bir devlet olarak kabul edilmelerinin zor olduğu bir gerçektir. Bu devletlerin, diğer güçlü devletlerle iş birliği yaparak, deneyimlerinden yararlanarak ve kendi güçlerini artırarak, uzun süreli ve kalıcı bir devlet olmaları mümkündür.
Sonuç olarak, “sonradan gelen devlet devlet değildir” atasözü, geçmişten günümüze kadar süregelen bir öğüttür. Bu atasözü, yeni devletlerin uzun süreli ve kalıcı olmaları için gerekenleri yapmaları gerektiğini vurgular. Tarihten örnekler vererek ve günümüzdeki örneklerle destekleyerek, bu atasözünün hala geçerli olduğunu göstermek mümkündür.
Bu atasözüne baktığımızda, geçmişte birçok devletin yıkıldığına ve sonradan gelen devletlerin onların yerini alamadığına şahit olduk. Bu nedenle, bir devletin uzun süreli varlığı ve gücü için, onun köklü ve sağlam bir geçmişe sahip olması gerekmektedir.
Benim gibi bir öğrenci için, bu atasözü de aynı prensiplere dayanır. Okulumuzda, sınıf arkadaşlarım arasında da aynı ilke geçerlidir. Başarılı ve zeki bir öğrenci olmak için, sadece bugünün başarısına değil, geçmişteki çalışmalarımıza ve disiplinimize de bağlıyız.
Kısacası, sadece sonradan gelerek başarılı olmak pek mümkün değildir. Bunun için, geçmişteki çabalarımızın da katkısı büyüktür. Bu yüzden, geçmişimize iyi bakmak ve bugünümüzü de aynı disiplinle yönetmek önemlidir.
Sonuç olarak, bu atasözü hem devletler hem de biz öğrenciler için önemli bir mesaj vermektedir. Okulumuzda da bu ilkeye uygun hareket eden birçok başarılı öğrenci var. Kendim de bu öğrencilerden biri olduğum için çok mutluyum ve diğer arkadaşlarıma da örnek olmaya çalışıyorum. Bu felsefeyi benimseyen her öğrenci, ileride büyük başarılara imza atabilir. Bu yüzden, okulumuzun ve sınıfımızın başarılı ve zeki öğrencilerinden biri olmak, gerçekten kıskandıracak bir şey! Teşekkürler yazara ve bu siteye sağladığı faydalar için.