Bir Baş Soğan Bir Kazanı Kokutur Atasözünün Hikayesi

Aşağıda bir baş soğan bir kazanı kokutur atasözünün hikayesi kısaca olarak ele alacağız.

Köy yerinde bir telaş vardı. Bu telaşı anlamam çok uzun sürmedi. Meğer, panayır zamanı gelmiş. İnsanlar acele yemekler pişiriyor ve taşırıyordu. Böylece misafirler güzel vakitler geçirecekti. Pişen yemekler, halk oyunu oynayan kişiler, çadırlarda muhabbet edenler, oynayan çocuklar tam bir curcuna vardı.

Annemin yanına gittiğimde onu koca bir kazanın başında buldum. Ne yaptığı sorduğumda yemek pişirdiğini söyledi. Yanında da soğan çuvalı duruyordu. Sanırım, çok soğana ihtiyacın var, dedim. Hayır, asla dedi. Bu öyle bir yemek ki bir baş soğan bir kazanı kokutur, diye cevap verdi.

Bu sözü bir türlü anlamamıştım. Anneme , ne demek istediğini sordum. O da şu kalabalığı görüyor musun, işte burada biri elinde silahla havaya ateş ede ede eğlense herkesin hayatını riske atar, tehlikeli bir hareket yapmış olur ve herkesin morali bozulur tadı kaçar, dedi. Aynı bunun gibi bu güzel yemeğe de soğan yakışmaz, bütün yemeğin tadını bozar, bu yemek bir daha yenmez, dedi.

Annemin sözü bana çok mantıklı gelmişti. Bir bağ soğan bir kazanı kokutur, her şeyi ziyan eder, mahveder, hiçbir şey eskisi gibi olmaz, herkes çok üzülür demek istiyordu. Gerçekten de hayatta bazı şeylerin tadını kaçırmak için ufak tefek şeyler yeterli oluyordu.

Bir Baş Soğan Bir Kazanı Kokutur Atasözünün Hikayesi Hakkında Yorumlarınızı Aşağıdan Hemen Yazabilirsiniz.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.