Unawareness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unawareness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unawareness Nedir?

Unawareness, bir durumun veya gerçeğin farkında olmama durumudur. Bu durum genellikle bir kişinin bilgisizliği veya dikkatsizliği nedeniyle ortaya çıkar.

Örnek cümleler:

  1. She was completely unaware of the situation.
    (Tamamen durumun farkında değildi.)

  2. Unawareness of the risks involved could have serious consequences.
    (Risklerin farkında olmamak ciddi sonuçlar doğurabilir.)

  3. He acted out of unawareness and not out of malice.
    (O bilinçsizce davrandı ve kötü niyetle değil.)

  4. Her unawareness of the law resulted in a hefty fine.
    (Hukukun farkında olmayışı, yüksek bir para cezasına neden oldu.)

  5. The team’s unawareness of the new rules cost them the game.
    (Takımın yeni kuralların farkında olmayışı onlara oyunu kaybettirdi.)

  6. Unawareness is not an excuse for breaking the law.
    (Bilinçsizlik, yasayı çiğnemenin bir mazereti değildir.)

  7. His unawareness of the situation made him look foolish.
    (O durumu farkında olmamak ona aptalca görünmesine neden oldu.)

  8. The company’s unawareness of the market trends caused them to lose their competitive edge.
    (Şirketin pazar trendlerinin farkında olmayışı rekabet güçlerini kaybetmelerine neden oldu.)

  9. Her unawareness of her own strengths and weaknesses prevented her from achieving her goals.
    (Kendinin güçlü ve zayıf yönlerinin farkında olmamak, hedeflerine ulaşmasını engelledi.)

  10. Unawareness can lead to missed opportunities.
    (Bilinçsizlik, kaçırılan fırsatlara neden olabilir.)

  11. Their unawareness of the consequences of their actions led to a disastrous outcome.
    (Davranışlarının sonuçlarının farkında olmamaları felaketle sonuçlandı.)

  12. The child’s unawareness of the danger posed a risk to their safety.
    (Çocuğun tehlikenin farkında olmayışı onların güvenliği için bir risk oluşturdu.)

  13. Unawareness of cultural differences can lead to misunderstandings.
    (Kültürel farklılıkların farkında olmamak yanlış anlamalara neden olabilir.)

  14. His unawareness of her feelings hurt her deeply.
    (O’nun duygularının farkında olmaması onu derinden incitti.)

  15. Unawareness of the company’s policies can lead to disciplinary action.
    (Şirket politikalarının farkında olmayışı disiplin cezasına neden olabilir.)

  16. Her unawareness of the time caused her to miss the deadline.
    (Zamanın farkında olmayışı, son teslim tarihini kaçırmasına neden oldu.)

  17. Unawareness of the weather conditions could be dangerous for outdoor activities.
    (Hava koşullarının farkında olmamak, açık hava etkinlik

leri için tehlikeli olabilir.)

  1. The guest’s unawareness of the customs and traditions of the host country caused offense.
    (Konukların ev sahibi ülkenin gelenek ve göreneklerinden habersiz olmaları kırıcı olabilir.)

  2. Unawareness of the side effects of medication can be harmful to one’s health.
    (İlaçların yan etkilerinin farkında olmamak sağlık için zararlı olabilir.)

  3. The team’s unawareness of the opponent’s tactics led to their defeat.
    (Takımın rakibin taktiklerinin farkında olmayışı, yenilgiye neden oldu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.