Unanimously İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unanimously İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unanimously Nedir?

Unanimously, bir kararın tüm tarafların tamamı tarafından kabul edildiği anlamına gelir. Tüm oy verenler aynı fikirde olduğunda kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. The committee approved the proposal unanimously. (Komite öneriyi oybirliğiyle onayladı.)
2. The decision was made unanimously by the board. (Karar yönetim kurulu tarafından oybirliğiyle alındı.)
3. The jury found the defendant guilty unanimously. (Jüri, sanığı oybirliğiyle suçlu buldu.)
4. All members of the team agreed unanimously on the new strategy. (Takımın tüm üyeleri yeni strateji konusunda oybirliğiyle anlaştı.)
5. The council voted unanimously to increase the budget for education. (Konsey, eğitim için bütçeyi artırmak için oybirliğiyle oy kullandı.)
6. The resolution was adopted unanimously. (Karar oybirliğiyle kabul edildi.)
7. The shareholders approved the merger unanimously. (Hissedarlar birleşmeyi oybirliğiyle onayladılar.)
8. The committee members agreed unanimously to recommend the candidate. (Komite üyeleri adayı önermek için oybirliğiyle anlaştı.)
9. The board of directors voted unanimously to fire the CEO. (Yönetim kurulu, CEO’yu kovmak için oybirliğiyle oy kullandı.)
10. The motion was passed unanimously. (Önerge oybirliğiyle kabul edildi.)
11. The committee unanimously decided to award the prize to the young scientist. (Komite, ödülü genç bilim adamına oybirliğiyle vermeye karar verdi.)
12. The council members voted unanimously to build a new park. (Konsey üyeleri yeni bir park inşa etmek için oybirliğiyle oy kullandı.)
13. The committee unanimously rejected the proposal. (Komite öneriyi oybirliğiyle reddetti.)
14. The team captain was chosen unanimously. (Takım kaptanı oybirliğiyle seçildi.)
15. The members of the association voted unanimously to support the new initiative. (Dernek üyeleri, yeni girişimi desteklemek için oybirliğiyle oy kullandı.)
16. The resolution was passed unanimously by the council. (Karar konsey tarafından oybirliğiyle kabul edildi.)
17. The committee unanimously agreed to revise the policy. (Komite, politikayı gözden geçirmek için oybirliğiyle anlaştı.)
18. The board members unanimously voted to sell the company. (Yönetim kurulu üyeleri şirketi satmak için oybirliğiyle oy kullandılar.)
19. The council unanimously approved the new bylaws. (Konsey, yeni tüzükleri oybirliğiyle onayladı.)
20. The committee unanimously selected the best candidate for the job. (Komite, iş için en iyi adayı oybirliğiyle seçti.)

Türkçe Anlamları:

1. Oybirliğiyle
2. Tamamıyla, hepsi birden
3. Herkesin aynı fikirde olduğu şekilde

Örnek Cümleler:

1. Tüm üyeler öneriyi oybirliğiyle kabul ettiler.
2. Konser tamamen doluydu.
3. Takımın tamamı yeni antrenörle mutlu.
4. Oybirliğiyle kabul edilen önerge şirketin geleceği için önemliydi.
5. Tüm şirket çalışanları işyerindeki değişikliklere tamamen açıktı.
6. Ailemiz tatil planını oybirliğiyle belirledi.
7. Sınıftaki tüm öğrenciler, öğretmenleriyle aynı fikirde olduklarını söylediler.
8. Jüri sanığın suçlu olduğuna oybirliğiyle karar verdi.
9. Yönetim kurulu toplantısında alınan karar tüm üyeler tarafından tamamen desteklendi.
10. Tüm konsey üyeleri yeni kanun tasarısını tamamen desteklediler.
11. Takımın tamamı yeni oyun planına uyum sağladı.
12. Oybirliğiyle kabul edilen bütçe artışı, eğitim sektörüne yarar sağlayacaktı.
13. Tüm katılımcılar, toplantı sonrasında karara tamamen uyacaklarını söylediler.
14. Şirket çalışanları, yeni projeyi hepsi birden geliştirdiler.
15. Ailemiz, tatil planı hakkında tamamen mutabık kaldı.
16. Tüm üyeler, projenin başarısı için hepsi birden çalıştılar.
17. Konsey, yeni vergi tasarısına tamamen karşı çıktı.
18. Oybirliğiyle kabul edilen karar, şirketin geleceği için önemli bir dönüm noktasıydı.
19. Tüm öğrenciler, öğretmenlerinin yönergelerine tamamen uydu.
20. Yönetim kurulu üyeleri, şirketin yeni satın alımına hepsi birden destek verdiler.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.