Unambiguously İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unambiguously İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unambiguously Nedir?

Unambiguously, “anlaşılır, belirsiz olmayan, iki anlama gelmeyen” gibi anlamlara gelen bir İngilizce sıfattır.

Örnek Cümleler:

1. Unambiguously written instructions are essential for the safety of laboratory workers. (Laboratuvar çalışanlarının güvenliği için açıkça yazılmış talimatlar hayati önem taşır.)
2. The new policy was unambiguously stated in the employee handbook. (Yeni politika, çalışan el kitabında açıkça belirtilmişti.)
3. The witness unambiguously identified the suspect as the perpetrator. (Tanık, şüphelinin suçlunun kendisi olduğunu açıkça teşhis etti.)
4. The results of the experiment were unambiguously conclusive. (Deneyin sonuçları açıkça kesinlik kazandı.)
5. The law unambiguously prohibits discrimination based on gender. (Yasa, cinsiyete dayalı ayrımcılığı açıkça yasaklar.)
6. The contract was unambiguously worded to prevent any misunderstandings. (Sözleşme, herhangi bir yanlış anlaşılmayı önlemek için açıkça ifade edilmişti.)
7. The message was unambiguously clear to everyone in the audience. (Mesaj, seyircideki herkes için açıkça netti.)
8. The rules of the game were unambiguously stated before the competition began. (Oyunun kuralları, yarışma başlamadan önce açıkça belirtildi.)
9. The evidence unambiguously supported the defendant’s alibi. (Kanıtlar, sanığın suçsuzluğunu açıkça destekledi.)
10. The warning label on the product was unambiguously worded to inform consumers of potential hazards. (Üründeki uyarı etiketi, tüketicileri olası tehlikeler konusunda açıkça bilgilendirmek için ifade edilmişti.)
11. The message was unambiguously conveyed through the use of clear and concise language. (Açık ve özlü dil kullanarak mesaj açıkça iletilmişti.)
12. The defendant unambiguously denied the charges against him. (Sanık, kendisine yöneltilen suçlamaları açıkça reddetti.)
13. The teacher unambiguously explained the difficult concept using simple examples. (Öğretmen, zor kavramı basit örnekler kullanarak açık

14. The recipe was unambiguously written, making it easy for anyone to follow. (Tarif, herkesin kolayca takip edebilmesi için açıkça yazılmıştı.)
15. The company’s policy on harassment was unambiguously stated in the employee handbook. (Şirketin taciz politikası, çalışan el kitabında açıkça belirtilmişti.)
16. The terms of the agreement were unambiguously defined to avoid any confusion. (Anlaşmanın şartları, herhangi bir karışıklık olmaması için açıkça tanımlandı.)
17. The speaker unambiguously conveyed his message through his confident tone and clear language. (Konuşmacı, kendinden emin tonu ve net dili ile mesajını açıkça iletti.)
18. The survey results unambiguously showed that the majority of people preferred the new design. (Anket sonuçları, çoğunluğun yeni tasarımı tercih ettiğini açıkça gösterdi.)
19. The instructions for assembling the furniture were unambiguously illustrated with clear diagrams. (Mobilyanın montajı için talimatlar, açık diyagramlarla açıkça gösterildi.)
20. The athlete’s performance unambiguously demonstrated his skill and talent in the sport. (Sporcu performansı, yeteneği ve becerisi açıkça gösterdi.)