Unaltered İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unaltered İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unaltered Nedir?

Unaltered, değiştirilmemiş veya değişiklik yapılmamış anlamına gelir. Bu kelime, bir şeyin orijinal haliyle kalmasını ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. The historical site must remain unaltered to preserve its authenticity. (Tarihi yerin otantikliğini korumak için değiştirilmemesi gerekiyor.)
  2. The manuscript was left unaltered by the editor. (Editör tarafından el yazması değiştirilmeden bırakıldı.)
  3. The recipe calls for unaltered ingredients to ensure the original taste. (Tarif, orijinal tadı sağlamak için değiştirilmemiş malzemeler gerektirir.)
  4. The artist’s unaltered paintings are highly valued in the art market. (Sanatçının değiştirilmemiş tabloları sanat piyasasında yüksek değer kazanır.)
  5. The contract stipulates that the terms must remain unaltered until the end of the agreement. (Sözleşme, şartların anlaşmanın sonuna kadar değiştirilmemesini öngörüyor.)
  6. The vintage car was restored to its unaltered state. (Antika araba, değiştirilmemiş haline geri getirildi.)
  7. The document must be submitted in its unaltered form. (Belge, değiştirilmemiş halinde sunulmalıdır.)
  8. The photographer’s unaltered images captured the raw beauty of nature. (Fotoğrafçının değiştirilmemiş görüntüleri doğanın ham güzelliğini yakaladı.)
  9. The song’s unaltered lyrics conveyed the songwriter’s true emotions. (Şarkının değiştirilmemiş sözleri, şarkı yazarının gerçek duygularını aktardı.)
  10. The antique furniture was left unaltered to maintain its historical value. (Antika mobilyalar, tarihi değerini korumak için değiştirilmeden bırakıldı.)
  11. The company’s logo remained unaltered for over 50 years. (Şirketin logosu 50 yıldan fazla süredir değiştirilmeden kaldı.)
  12. The unaltered documents were crucial evidence in the court case. (Değiştirilmemiş belgeler, mahkeme davasında önemli kanıt niteliği taşıdı.)
  13. The original manuscript was unaltered despite several translations. (Çeşitli çevirilere rağmen, orijinal el yazması değiştirilmeden kaldı.)
  14. The unaltered nature of the island attracted many tourists. (Adanın değiştirilmemiş doğası birçok turisti çekti.)
  15. The museum exhibits were displayed in their unaltered form. (Müze sergileri, değiştirilmemiş halleriyle sergilendi.)
  16. The unaltered version of the song was released as a bonus track. (Şarkının değiştirilmemiş versiyonu bonus parça olarak yayınlandı.)
  17. The company policy prohibits unaltered photos in marketing materials. (Şirket politik

ası, pazarlama materyallerinde değiştirilmemiş fotoğraflara izin vermez.)
18. The unaltered nature of the park provided a peaceful retreat for visitors. (Parkın değiştirilmemiş doğası, ziyaretçilere huzurlu bir kaçış sağladı.)

  1. The original design of the building remained unaltered during the renovation. (Bina yenilenirken orijinal tasarımı değiştirilmeden kaldı.)
  2. The unaltered footage from the security camera was used to identify the suspect. (Güvenlik kamerasından alınan değiştirilmemiş görüntüler, şüpheliyi tespit etmek için kullanıldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.